Kalabalıkların İçindeDünya çok geniştir, içinde çeşitli renkler ve şekiller taşımaktadır, Onlardan biri insan türüdür ama onun detayları anlaşılmamaktadır, Kalabalık tür insandır demek mi daha doğrudur yoksa akıllı olan mı, Yoksa bu kalabalıklar içinde yalnız olan ve bu şekilde yaşayan mı...? İnsanlar kalabalıktır evet, ama aynı zamanda en yalnız da olandır, Üstelik kalbiyle ve zihniyle de bunu en fazla hissedebilen taraftır, Önemli olan budur; kalabalıklar içinde yalnız olduğunu bilmek ve de, Aynı şekilde yürümek, bilinmezlerin arasında ve yine aynı menzile... Kalabalıklar... Onlar mı bizi yutan ve bilinmezlere doğru sürükleyen? Yoksa bilinmezliğimiz midir olanı kendisinden ve herkesten gizleyen? Hepsi de mümkün, bilinmezlerin saltanatıyla sürdürüyoruz varlığımızı, Onu da kaybedersek hayatımız kaybolur, daha yaşıyorken bu hayatı... Kısacası bu hayatın içindeyken teslim etmişiz ruhumuzu, ruhsuzuz yani, Etrafta dolaşanlar gölgelerimizdir, onlardır birbirleriyle zıtlaşanlar yani, Sonrasında ne mi olacak? RUhsuz insanlar olarak sürdüreceğiz hayatımızı, Teslim edecek kalmayınca atacağız toprağın altına bir tekmeyle kalanları... Kalabalıkların içinde yalnızız, içimizde yalnız, bu dünyada yalnızız aslında, Belki doğrusunu bulacağız, buluşacağız intikal ettiğimizde ahiret yurduna, Şimdilik sabır ve selamet lazım, eğer o da nasipse şu garip bedenlerin içine, Bulunmazsa çırpınacak bütün detayları, parçalanacak yine kendi içinde... |
hepimiz insanız,önemli olan insanıyetli olabilmektir