ÇILGINLIK
Bir operada;
Papyonluların ortasında ve Siyah tuvaletlilerin yanında Midende ki gazı Ağzından ritimsiz şekilde Çıkarmak gibi… Bir yeşil sahada; 90 dakikanın daha başında Hem de hiç nedensiz Gidip siyah renkli ve Düdüğü biraz önce çalana Ana avrat sövmek gibi… bir eylemde; yıldızların ve kızılların arasında dışı paspal içi isyan doluların ortasında yüreğinde ateş yananların arasında polisle çatışmak gibi… bir kara kışta; ıssız ve karanlık bir yolda poyrazın lodosun çaprazında ellerinin ve dişlerinin tıkırtısında üstünde ne varsa sağa sola atmak gibi… bir 12 Eylül 80’de; tankların ve topların arasında dipciklerin, elektriktellerinin ucunda zındanların en karasında “özgürlük” diye bağırmak gibi… bir otobüs yolculuğunda; otururken herkeslerin arkasında en keskin bir virajda trafiğin en boktan olduğu bir anda yürüyüp uzun koridordan şoför dediklerinin gözünü kapatmak gibi… bir ağaçta; baharın ilki gelirken ve tüm yaprak arkadaşların açarken ve doğa bunu emrederken usulca değil birden ve yeşilce dökülmek gibi… bir cehennemde; çığlıkların, pişmanlıkların, tövbelerin evine kor ateşlerin içine tüm günahların dibine alıp yanına biraz çalı çırpı ama öyle etten değil buz olup girmek gibi… böyle bir çılgınlık olsa gerek sana bendekileri söylemek! |