Penceremden bir yel esti
Seherinde serin serin
Gül tenimde hasret kesti
Yüzüme değdi ellerin


Ellerin yayla rüzgârı
Dağıtır derdi efkârı
Toroslara yağan karı
Tenimde yuğdu ellerin


Es rüzgâr es penceremden
Selâm getir o cerenden
Zakkumlar açan dereden
Kâlbime süğdü ellerin


Mavi gölün seher yeli
Aratmaz okşayan eli
Sararken o ince beli
Saçımı düğdü ellerin


Kapuzundan sular akar
Derelerin yarpuz kokar
Ahu ceylan bir kız bakar
Gözümden yağdı ellerin


Taştan taşa seker idin
Beyaz güller diker idin
Ne çok tatlı şeker idin
Bal kaymak döğdü ellerin


Bir kız kuşu suya baktı
Aynalara gül bıraktı
Ser eridi sırım aktı
Aşk ile boğdu ellerin


Ay gecede doğdu batmaz
Turkuvaz göl uyku tutmaz
İbrişim su ipek atlas
Bir çift kuğuydu ellerin


İlkyaz kokan çiçek bakış
Kâlbe işler nakış nakış
Gül dalına konar bir kuş
Gülşendi bağdı ellerin


Batma içime içime
Esen yel gider gücüme
Sevdimse yelin suçu ne
Gönlümü sağdı ellerin


Bazen böyle salya sümük
Akar gözüm boğar ümük
Bir deri kalsam bir kemik
Canıma yeğdi ellerin


Döndüm yele güle baktım
Gül yüzüne türkü yaktım
Saçlarına nergis taktım
Çiçekli dağdı ellerin


Şakır dilim gül yanakta
Beyaz incir bal dudakta
Gezerdim dağda koyakta
Göklere ağdı ellerin


Ay gecede bir veryansın
Karafatmalar uyansın
Hasret dağlara dayansın
Apansız çığdı ellerin


Eğirdir’in üstü Hoyran
Gül gülistan sende seyran
Elâ gözlerine hayran
Gönlümü eğdi ellerin


Aktaş seni böyle sevdi
Saçlarını yele verdi
Sazını göğsünde gerdi
Teline değdi ellerin...




Şaban AKTAŞ
11.08.2011- ISPARTA