Aşka B'aşka Eşlik / 2
Özge : Aşk ; mutluluğu iğdiş etmek demektir!
Betil : Aşk ; aşık olunandan vazgeçmektir. O kadar aşık olursun ki , özlemeyi unutursun. Sonra sürekli beklemeye aşık olursun. Sonra , aşka aşık olur , başka hiç bir duyuguyu yaşayamazsın. Özge : Beklersin olmayan yâri… O yâri memleket bellersin. İkametini sevdiğin... Hem hasreti , hem vuslatı için seversin. Memleketse sevdiğin , Aşk yanlış geceye kurban gitmiş istenmeyen bir çocuktur. ve aşk ; Babasız yetim bir piçtir. Betil : İstenmeyen , ama bir o kadar da ihtiyaç duyulan.. ’Bitsin bu acı artık!’ diye başlar , Havayı ve küfürleri döver önce cümlelerin , Sonra ’iyiki varsın’ der , susarsın. Özge : Geriye , nemden birbirine karışmış kirpikleri taramak kalır… Tuzludur suratın , Gözlerine uçurum ekmiştir aşk , Kim bakacak olsa düşer boğulur maviye çalan yeşilinde… Feri ise alır başını kaçar uzaklara… Betil : Alışkın değildir kimse seni bu halde görmeye. Kendin bile... Hep ’ben eski seni’ özledim cümlelerini duyarsın. ve kendi kendine tekrarlarsın ’ben ne zaman düştüm bu hale?’ Ama aşk dediğin şey , öyle çevrelemiştir ki seni , Öyle çıkmışsındır ki benliğinden , kendini umursayacak halin kalmaz. Nefes almakla yetinirsin. Özge : Nefes... Ciğerlerine dolmuş bir avuç toplu iğne misalidir. Almak , hepsini aynı anda batırıp kanatmakla eşdeğerdir. Betil : Canın acıya acıya ölmemeye çalışmak.. Hem nefes almak , yaşamak da değildir zaten. Özge : Ve o yüzden aşk ; Tanrı’nın oksijenini bile esirgemesidir insanlıktan. Özge Çetin & Betil Baş OtuzAğustosİkiBinOnBir |
Tebrikler, çok güzel paylaşımdı.