meçhulde bir beden
meçhulde yorgun bir beden
acı bir aşkın derin izleri nerden baksan yaş kırk kırkbeş gibi isyan çatlakları dudağında parmaklarında tütün lekesi başı öne eğik ve hiç bitmetmeyen cigarasıyla geceye duman soluyor siyah bir gömlek üstünde yakaları kül grisi sokak lambasına dayamış sırtını yanında gazeteye sarılı birası ve hiç bitmeyen maltepe cigarası küsmüş her şeye kaldırmıyor hiç başını içinde saklamış her ne varsa bilinenler varsayım kulaktan dolma ama bi gerçek savurmuş buralara bazen kaybolur üç beş gün gelmez geldiğinide kimseler görmez zararı yok kimseye tek bir kelimesi duyulmamış dilsiz diyen oldu deli diyen oldu her kes bişeler söylüyordu ama kimse hiç bişe bilmiyor bir gece baktım kör lambanın altında bişe okuyor anladım onun bilgili olduğunu bir acı geçmişle ilgili olduğunu konuşmak istedim onunla anlatmasın istedim neler olduğunu kaldırdı başını baktı yüzüme öylece baktı tekrar kapandı önüne düşmedi yaftasından bir ses ertesi gün baktım yerinde yok gelir dedim bekledim mutlaka geliyordu gelmedi gün üç oldu beş oldu gelmedi geldiği gibi gitti sessiz ve gizemli bir meçhule |