ALNIMIN ATEŞİ
“ ALNIMIN ATEŞİ ”
Alın alnımdan, yezidi cehennem ateşini Acısını avuçlarımda hissettiğim güneşi Sonsuza kadar benim olsun dediğim menekşeleri Alın, alnımın yezidi ateşini… Acı bir Vedduha diyerek gelmedim ben sana, Sonu aminlerle bitmedi isteklerimin.... Ben dergâhında fuzuli bir müstezadım, Tutsam ateş olur dediğim ellerinin siyahıyım, Keşfe geldim tanziminde belki de Luther gibi, Zifiri ayrılığın gidişini hep dünde aradım Anı unuttum gözlerinde, bugünde kayboldum. Son baharın karartan yapraklarını gördüm Sersem alnıma kışın kardelenlerini Ve tekkede kalan bir dilenciyim nar hanesinde Mevlana’ya hizmete geldim Zerdüşt gibi Ben hale olmaya gelmedim gecelerine Ben, ben olmak için geldim kalbimin kabzasında, Egoist arzularımın figanıyla geldim sana Sıkıca sarmaya geldim yüreğini. Çaresiz hastalıklara aşı olmaya değil, Yetim evlatlara anne olmaya değil, Kapalı gündüzlere ışık olmaya değil Ben seni almaya geldim hezeyan ikrahlarda Alın, alnımdan kahrolası cehennem ateşini Acısını avuçlarımda hissettiğim güneşi Sonsuza kadar benim olsun dediğim menekşeleri Alın, alnımın yezidi heveslerini… Ben dramatik piyeslerin hafiyesi değilim, Ne Yusuf’um ne Midas; Ne Karun’um ne Musa Beni görmeyen gözlerindi, beynime bir ateş indi, Sessizleşen cemalinle ruhum soyuldu, bedenim külleşti, Karanlık yağdı gözlerime, Menekşeler çöktü bir bir dizildi önüme Alın, kafeste ağıt yakan kederlerimi Alın gönlüme meşale tutan düşlerimi Bırakın kaybolan suretimi. |