Sadak/A
çulu, tül; dilen anam;
umudunu al cebine, yele çal; el kapısı, kilit olur yazına; üşü! heybe çölü geçende, su niye? hadi, kum ele; taşına söv! çıkını kevgir; ilen döle! -meşe kemir! hıncı, kor; dilen Iraz! -güneşi sile sine; semâ, kör! poyrazı, kışa ırgat; aş’ı, nur otur yola, inci say! korkma hiç, çerez bunlar; şiraze, saf; garezi yok -yalancı buz, merhem urbana -ayazı kır! teri, pir; dilen ağam! -dili, hâr; eli mora çalar; gözyaşı, sel’e naz olur; -utancı, yüreğe kir! durma hadi, kanat içimi! sele boş; eşe tırnağı, döşü; ateşi ısıtır, düşü; -uyansa, cennete gider! dünya çamur, celâl ehli, susana; ne hamur, helâl ola çıkına; ne de haram, yüküne dumur; tımar ile kafayı mamur edene; -semere samur, az bile! Mart-Temmuz 2011 |