YOK OLMAK NE ACI...
Bir baharın yarını gibiyim
Solacak tenim bir kuru yaparak gibi Düşüp savrulcam bir rüzgârda Derdimin içersinde harmanlanıp durcam Kim bilir beklide gazel olup bir tandırda yanıcam Ben yana cam dertlerim yanacak sen yanacaksın Huzur bulacak yanan bedenim benliğim Ölüm kokacak tendırn bulunduğu küçük evde Ben sürklenecem kokum saracak dört bir yanı Hüzün çökecek yokluğumun his edildiği mekânlarda Bir çift gözden düşecek bir iki damla gözyaşı Matemim saracak bir yüreği Yarınlarıma koşarken yaprak olup gitmenin Gazel olup yanmanın Bir hiç olup bir çift gözden yaş olup akmanın sancısı Bitiş olacak son nokta olacak yarınım olmadan Koşarken karanlıklardan aydınlıklara Geriye bakan gözlerimin hüznü düşecek yerlere Umudum bitişinde yok olmanın denginde olmak ne acı Karartılmış dünyanın aydınlanmamış hali Sesliliğin dinginliği aşkın bitiği sevdanın ölü hali olmak Tutamadığım gençliğimin son matemi Taş duvar soğuk bir çay volta atılmamış daracık sokaklar Derdin zirve yaptığı son haldeyim Ey ömürüm kırkımdan sonraki halim düşmemmiş yaprağın ahengi Yere düşmemiş gazel yaprağı Alınan son nefesin ince danteli Yitik aşkın son nefesi Umut tükendi Yol bitti Nefes alındı Mezar kazıldı… |