MEKTUPGönlümden gönlüme Mektup var Belki bir elveda Belkide bir geçmişe dair Bir kaç kelam var Biliyorum mektuplarım Uzun olur satırlarım Çoğu zaman hüzün yükleniyor Arada bir mutluluk yüklenir Satırları ben yazıyorum Okuyandan ben oluyorum Yani kendi dünyamda Kendimi yakıyorum Ve kendimi kefenliyorum Bilmiyorum unuttum Kac kere kefenledim Yüreğimi Kac tabut sıra sıra dizildi Yürek haneme Unuttum Selam verenin selamını Baş köşeye Kelamını baş tacı ettim Söz söyler kulak verir Hayata dair pay bicerim Kendime Bazen kefenimi yırtıp Çıkı vermek istedim Tabutumdan Çıkacak Bazende taputma Mihlari üst üste çakı verdim Dönüp baktım gerisin geriye Mazinin getirdikleri Kefen ile taput Geleceğime bakarken Karalik her taraf Hangi yana baksam Zemheri karalik Yüreğimin derinliğine Misafir olur Ulan be yavşak Dunya Bir kerede insanın Bahtına güneş doğmazmi Bir kere olsun tebessüm Dusurmezmi insanın Suligetine Mektubum Yie efkar yüklü Yüküm ağır Yolum uzak ve irak bir o kadarda Yakın Kim bilir belki bu gün Belkide bu günden Daha yakin Duydum yar küsmüş bana Sırt çevirmiş Anlamak ve anlaşılmak ne kadar zor Fani dünya Beni anlatmış Sen anlamasan Ne çıkar ki Mektubum ara veriyorum Bir bardak çay Bir dal cigara Sonra devam ederim... |