AR DAMARIMDAN
Bitki çayından maşrapa yanıma engelli sözcükler hasmı
acı dokunur belkemiğime omurgamda ıslıksız gündüzler kaldı ki hatırı kalır acı kahvenin tuzluk yoksa da ömrümüzün cüzamında paylaşacak ne kaldı saatlerin kadranından başka ne işe yarar Pisagor teoremi konuşamadıktan sonra mayalı yutkunuşlar aleminde yada sergilese dünyanın en güzel resmini Picasso içinde sen olmadıktan sonra Nazımla saçlarımızdaki beyazları ayıklayamazsak sararmış mektup uçlarında karşılıklı içemezsek Orhan Veli ile iş mi nefes alıp vermek paylaşacak ne kaldı saatlerin kadranından başka düşer gözlerin göz kapaklarıma Heraklitos’tan bir mısra düşer tarihe ağır gelir taşıyamam sendeler,gecikir ölümüm harç yılgınları ağıt yakar gözyaşından akan kelimelerime yeniden yapılır kireç huylu evler köyler kesik birer film şeridi yıkılır paylaşacak ne kaldı saatlerin kadranından başka daha söylenecek çok şey var oysa yavuz tahtından düşecek mesela halaya duracak kardeşlik ar damarımda gezinirken sevgili can damarımla tutunurken şiirlerine şarap ısmarlayacak Attila İlhan eksik kalmış romanının son üç sayfasından öperek gülerek… Sinan Göztaş |
sararmış mektup uçlarında
karşılıklı içemezsek Orhan Veli ile
iş mi nefes alıp vermek
paylaşacak ne kaldı
saatlerin kadranından başka
izninle alıp burayı yüreğime yazacağım
sıcacıktı
çok güzeldi
sevgilerimle,