DAVUL BİLE DENGİ DENGİNE.Yine akşam olmuş, içiyordu yine o adam, bir meyhanenin, ıssız bir köşesinde, sımsıkı tutmuştu elindeki kadehi o adam, sonra fırlatıp atmıştı boş kadehi yerlere, “bağırarak,” Sustur şunu diyordu, meyhaneciye, sustur,sustur şunu, be duymadın’ mı be adam, “kapat şu müziği,kapat” çalmasın müzik,diye kızarak bağırdı o adam. İçim,içim kan ağlıyor saten, “dedi haykırarak,” aşık oldum ama, şu içimdeki yürekte o yok, nefret ediyorum kendimden, duymadın mı meyhaneci,duymadın mı ? sen halden anlamaz ’mısın, “sustur şunu sustur, “sustursana, be adam….” Diyordu bağırarak. ve kadehini, arka arkaya kaldırdı, ve içti yeniden bir dikişte rakıyı. Sanki o içmiyordu, sanki o kadehi ile birlikte yutuyordu içkisini, ve çıldırmış gibi içiyordu, meyhanenin köşesindeki, çıldırmış adam. “evet,evet onu bir aşk çıldırtmıştı,” doğru duydunuz, birini sevmişti onun yüreği, “hem de çok içecek kadar,sevmişti….” ama sevdiği kız, sana yar olamam deyince, o da,içip, içip çıldırmıştı. ondan, içiyordu o her akşam. Belli ki, o onu çok sevmişti, “hem de, her akşam körkütük olacak kadar…..” “sevmişti,ama karşılıksız sevmişti…..” Ama anlaşılan, o vefasız bir kızdı, “onu sevmemişti,neden bilmem,,,” Belki de o kız, ailesinden falan korkuyordu, “kim bilir.kim bilir….” Çünkü fakirdi, onu çıldırtacak kadar seven genç, akranı değildi, o fakir öbürü zengin, babası davul, bile dengi dengine demişti. “aşk yakışmaz ki,bir çulsuza,” “kızı bırakırsan varır, ya davulcuya, ya zurnacıya,” demişti. Olacak şey miydi,onların birleşmesi,olacak şey miydi. Ama o genç bunu düşünmez, çıkmış karşısına, demiş kıza, deli gibi seviyorum seni, sen bunu unutma, cevap ver bana emi, ama o kız, duyduğunu duymazlıktan gelmiş, yüzüne bakmadan, sessizce yanından geçip gitmiş. Ama o genç adam, bıkmamış usanmamış, Onu sevmekten, hep karşısına çıkmış, “seni seviyorum demiş…..! Dolaşmış gece gündüz, evinin önündeki yolunda, Güler atmış o bilmeden, balkonuna, Yine de, yaklaşamamış kızın yanına. Çünkü,kızmış kızın babası, yok onun tahsili hani nerde parası pulu demiş. “yok demiş yok,anla be kızım yok,!!! ,” O çulsuz adamın teki, basit bir memur “dedi, kızına kızarak !!.” O durmadan içip,içip ağlayanın, bir tek ,seven yüreği vardı, o seven yüreğine aşkına güveniyordu, “ama olmadı,kendini kabul ettiremedi.” yine de çıktı yoluna , her akşam, geçmesi bekledi yoldan, sevdiğini söyledi,dil döktü yine olmadı, içkiye verdi, o adam içti,içti. Kendini, heder etti sevdiğinden, zulüm etti kendine, o genç adam, onu, çok sevdiğinden, “neden, neden sevmezler beni,” dedi içerek........ bana, sevmek günah’ mı bana, dedi..... Onun için her akşam erkenden, o izbe köşede,yine içti,içti üzüntüsünden, O, sızıncaya kadar. . |