NEHİR
Dağlardan,yamaçlardan çağlayarak
Ovalarda nazlı nazlı salınarak Bazen durgun akan Bazen boz bulanık sel olup coşan nehir! Verirsin geçtiğin yerlerde toprağa bereket, Nice tohuma nice fidana can Nice canlara da kan. Dolarsın içimize ılık ılık Gönüllerde bir ferahlık bir ferahlık. Olursun yorgun gözlere fer Bağda bahçede çalışan bedenlerde sen silersin ter. Ne köprüler kurulmuş üzerinde Gurbeti sılaya,sılayı gurbete bağlayan. Ayrılıklarda yaşın yaşın ağlayan Kavuşmalarda sevince boğulan. Kim bilir kaç sevdalı köprülerinde yürüdü elele Kıyında gezdi göz göze. Coşkun akışını seyrederken oturdu diz dize. Kaç yanmışa su verdin Kaç çatlamış dudağa deydin. Çocuklar çimmiş göllerinde. Bir güzel temizlemiş,ak pak etmişsin onları. Kimini çok sevmiş, almışsın ruhlarını kollarına. Vermişsin körpecik cansız bedenleri Anaların kucaklarına. Ardında kalanları ağlatmışsın, Feryatllarla figanlarla yürekleri dağlatmışsın. Koca koca barajlar kurulmuş üstüne. Önümü kestiler diye küstün mü ne? Deli deli akmayı bırakıp,durulmuşsun Aman küsme! Bak yurdumun dört bir yanına kök salmış Işık ışık yeniden doğmuşsun. Doğduğun yerde nasıl berrak akarsın kim bilir Fakat,geçtiğin şehirler ey nehir! Seni nasıl kirletmişler öyle Suyunu Zemzem` le yıkasalar temizlenir misin söyle. Sen yine de benim için bedenimde cansın Damarımda kansın. Gönlümde hep berrak akan çağlayansın. Server KARA mayıs 2010 |