Nefsinle konuşma, hırsınla yol alma!
Oysa yıllar önce ne kadar masumdun
Nazarlarında ürkek bakışlar, edebin güzelliğini akseden sıkılmalar vardı Bir dileğini beyan etmek için vaktini beklerdin, nefesin azizliğini çok iyi bilirdin Kırmadan ve dökmeden kalbi latifliğini etrafına hasreden bir suhuletin ve nefestin Yıllardır bu halini çok özlüyorum Kimi zaman çaresiz sessizliğime çekiliyorum, neden değiştiğini düşünüyorum Halinin kale dönüşmesi için umut içinde niyaz ediyorum, bizarlığımı gizliyorum Her ne hikmetse üzülmeni istemiyorum, belki zamanla düzelir diye ümitleniyorum Bir vakitle bir ailenin kızıydın Kısmetin açılana kadar belki de nazdın, şefkatin inhisarında ki kanaatin Hamiyeti hasreden babanın endamıydın, masumluğun şiarın olması için ahittin Sabır ve kanaatin içinde yol almıştın, nice ukdelerin adına burukluğu yaşamıştın Nasibin çıktı ve vaktin gelmişti Vesilelin sahrasında ki merakın kavilleşmişti, heyecan haline tebarüz etmişti Babanı ziyaret etmek için kapınızda beklerken, siz çıkmıştınız karşıma müthişti Yüzünüz pembeleşmiş, mahcup bakışınız güzelleşmiş olarak içimi anbean ısıtmıştı Sanırım birçok talipliniz vardı Demek ki vakit henüz kemale erişmemiş sanıktı, yoksa nasip nasıl anlaşılacaktır Ki ruhuma aşina gelen melaliniz ve o vakitler henüz ram olmadığım haliniz farktı Allah’ın lutfu ve inayeti bakımından ihsan eylediği kalbi latifliğiniz çok manidardı Hatayı kendimde bulmalıyım Hangi zamanlarda ihmal ettiğim hissiyatını hakikatin şiarıyla okumalıyım Meylin ve vuslata olan talebini, sabır içinde ziyadeleşen hizmetlerini görmeliyim Yargılamanın ne kadar haddim olmadığını, halimin sahillerinde talim eylemeliyim Mustafa Cilasun |
tanıyım onu
bezine göre tarak vurmak için