Uzak ÜlkeŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Her şiirimde değil ama bazılarında Ahmeri mahlasını kullanıyorum; Ahmer kızıl demek(saç rengim :D)
Ahmeriya, Nabiya şeklinde kullanıldığında seslenme biçimi oluyor Bu şiiri arkadaşım Mert Köysüren’e ithaf ettim
Şu durduğun yerden çok uzaklarda
Bir ülke biliyorum, görünmez ufuklarda Na açlığın fakirliğin derdi var Ne yakıp kül eden fırtınalar Ormanları senin yolunu gözler Yapraklar bir tek seni özler Bekler kıyılarda binlerce balık İster, orada olsan bir anlık Gel, gel diye inler de her an Bıkmaz beklemekten dönüp bakmasan Yüz çevirmez hasretinden bir ömür İnsan, o ülkenin hasretinden ölür Gece basar, uykusuzluktan dert yok Sabah olur, uyanmaya hacet yok Kalk, daha da oturma yerinde Koş, ki ulaşasın uzak denizlere Omzuna dokunmasın yabancı eller Gelmesin kulağına alevden seller Rüzgara dinlet nazlı sesini Yerine getirsin her emrini Bulutlar bile sana ram olsun Dertlerin damlalarda boğulsun Gelsin akşam seninle, gitsin sabah Ne güzel olurdu uyanmamak... Ah Yaslan bir ağaca otur kumlara Seyret başını kaldır da yukarıya Yıldızlar gözlerinden eksilmesin Hep bir ağızdan seslensin, desin -Ahmeriya, sana rüyaların yeter Yaşamak dediğin kabustan beter Nisan 2011 |
Yaşamak dediğin kabustan beter
...
İnsan hayâller kadar özgür, hayâlleri kadar güçlüdür.
Düştür aslı her şeyin...
Güzel bir final... Tebrikler.