BU BİR AYRILlK ŞİİRİDİR DOSTLAR...
ÖLMEDEN ÖNCE ÖLÜNÜZ
AYRINTILI BİR ŞEKİLDE ÖLÜMÜN NASIL OLDUĞU YAZILI..! Bu bir ayrılık şiiridir dostlar daha sizlerce hiç okunmamış dudakları aralayıp dilden çıkmamış ve sözcüklere dönüşmemiş olan Gidiyorum ölüm buya karşı konulmaz, rabbimiz yüce ALLAH celle celâluh un emri gidiyorum bir hüzünlü ses var sanki şimdi sanki kulaklarımda acı, acı ağlayan bir insan sesi burdan uzaklara yankılanan kalpte hüzünlü bir sıkıntı ve dayanılmaz bir duygu Gidiyorum, dönüşü olmayan gidişlere kalp son devrinde ciğer son nefesinde beden ölümün eşiğinde Gidiyorum işte geriye sonsuzluğu, sizi ve tüm kainatı ve dünyayı kıyamete kadar bırakarak bir gidişki geri dönüş bileti yok ölüm diyorlar adına Ölüm buya artık beni kim göre, kim duya nefes kesiliyor boğazımdan dünya kayboluyor azar, azar göz hizamdan Gidiyorum gittiğim belli kalacağım yer mahşere kadar temelli gidiyorum işte artık beni kim tuta? kim durdura? kararıyor dünya bitiyor gözlerdeki rüya Kanım çekiliyor damarlarımdan vucutta bir uyuşma ve karıncalanma yol bilinmezlik gidişat nereye? hangi zamana? hangi mekana? bilinmeyene? Gidiyorum işte her doğanın gittiği belkide beğenip geri gelmek istemediği ve orayı terketmediği bir bilinmezliğe, ölüme gidiyorum Öldüm işte kan çekildi, kalp durdu gözler karanlığa boğuldu burası ölüm yurdu, öldüm öldüm işte Ağlaşanlar var etrafımda kimi büyük, kimi küçük tanıdığımda var, tanımadığımda, öldüm Camideyim şimdi musallah taşının üzerinde saf, saf olmuş insanlar niye böyle dizilmiş? acaba bekledikleri ne? Altım, üstüm, dört bir yanım, tahta bir tabut imam geliyor beyaz cübbe ve başında sarığıyla soruyor şimdi cemaate, kalabalığa Meftaya hertürlü haklarınızı helalediyormusunuz? hep bir ağızdan helal olsun. Meftaya hertürlü haklarınızı helalediyormusunuz? hep bir ağızdan helal olsun. Meftaya hertürlü haklarınızı helalediyormusunuz? hep bir ağızdan helal olsun. Er kişi niyetine hazır olun Erkişi niyetine cenaze namazını kılmaya kılınıyor namazım, ediliyor son dualarım Ölüm buya ayırmıyor insanı, ne adı kalıyor, ne sanı bilinmez bir yolculuk bu ALLAH tan gelip, ALLAH a gidilen vakti zamanı hiç bilinmeyen Gidiyorum çoğunuzun belki haberi yok bu gidişten sadece kendim ve yanlız gidiyorum gidiş nereyeyse oraya evet gidiş, ölümlü rüyadan, ölümsüz dünyaya Kabre koyacaklar biraz sonra beni kara toprak içinde ben yanlız kalp, beden, ten çıplak, cansız Gittim işte, kıyamete kadar burası benim mekanım unutuldum bir anda, ne arayanım var ne arkamdan soranım Melekler var şimdi etrafımda sorular soruyorlar Rabbin kim? yüce ALLAH celle celâluh Dinin ne? İSLAM Kitabın ne? Kuran-ıkerim Peygamberin kim? hazreti MUHAMMED sallallahu aleyhivesellem Günahların var diyorlar daha sonra cezasını çekmen gerek kabrinden başlayarak, ahiretedek razıyım, günahsız olamamki ben her zaman rabbimin hükmüne hazırım karşı koyamamki Ölüm buya gerisi bilinmez öldük işte, ölmeden gömüldük dünyadayken, ölmeden öldük işte ÖLMEDEN ÖNCE ÖLÜNÜZ Hala hayattayken bu ölümlü dünyayı değil geleceği gün gibi aşikar olan ölümü ve ahiret hayatını düşününüz ve görünüz ölmeden önce ölünüz İşte onlar ölmeden önce ölenler sadece bu dünyayı değil ileriyi, ahireti, gerçekleri görenler ve bu şekilde bir ömür hayatlarını sürdürenler Ölmeden önce ölenler 18.09.2005 12:49:03 MÜSLÜMAN Yazar, Aydın, Düşünür HASAN BEYAN © |