*** anılarımın barınağı ***ANILARIMIN BARINAĞI 12:20 Eminönü vapuru; şehrin kaosu, martıların çığlıkları, motorun boğuk gürültüsü, seyyar satıcıların sesi, vapurun deniz suyunu yararken çıkardığı hışırtı, yanımdaki erkeğin kızı etkileme çabaları, rüzgârın enseme soğuk soğuk esişi, karşıda dalgakıran boyunca martıların dizilişi, kanat çırpışları, birbirlerine aşk nağmeleri söylemeleri, uzakta, sisler arasında irili ufaklı vapur, şilep siluetleri ve tam karşımızda atalarımızdan miras: Süleymaniye,Top kapı ve muhteşem, büyülü Sultan Ahmet Camii ve bütün sahili çepeçevre kuşatan yeşil gerdanlık gibi,ağaçlar... Yakınımızdan geçen vapurun gerisinden âdeta fışkıran beyaz köpük deryası ve oluşan hâleler, deniz üzerinde kısa süre gözden kaybolup yeniden ortaya çıkan birkaç karabatak... Evet yıllar önce bıraktığım o büyülü, esrarlı, eşsiz İstanbul, İstanbul’um... Yine birlikteyiz senle anılarımın, sevdalarımın barınağı güzel İstanbul’um. Beyaz köpüklerinde gönlümün ince telinin asılı kaldığı, aşkım, sevdiğim, kâlp ağrım yine kavuştum sana. İçim içime sığmıyor; şu seyyar satıcıyı, komiyi, şu pejmürde adamı, gazete okuyan ihtiyarı, hepsini, hepsini kucaklamak,sarmak... Haykırmak istiyorum; hepinizi, hepinizi olduğunuz gibi seviyorum. Etrafı ışıl ışıl gözlerle seyrederken beynimdeki anılar ormanındaki sisler yavaş yavaş aralanarak, oradan güzeller güzeli yüzün geldi gözlerimin önüne: okul çıkışlarında Eminönü vapurunda buluşur,hasretle sarılırdık birbirimize, yadırgayan bakışlara aldırmadan, oysa her gün buluşurduk Seninle. Bazı geceler,sandalda yakamozlar sarıp sarmalarken bizi aşkımı fısıldardım kulağına ve yıldız yüklü âsumandan Venüs’ü koyardım avuçlarına da yine sönük kalırdı yanında iki ayrı bedende yaşayan özgür tek yürek gibiydik sevgimiz bitimsiz, gücümüz dağlarca, gönlümüz alabildiğine engindi ve umutlarımız yaprak yaprak açardı istikbâl ile ilgili konularda anlatırdın hiç yorulmadan ellerim ellerinde, gözlerin kalbimin en mahrem yerinde. Ve bir gün babanın tayini çıktı Malazgirt’e günlerce, aylarca ölmekten beter oldum; damarlarımda dayanılmaz yokluğun, sevdanın dalgalı denizinde savrulurken gün gün öldüm ve yalnızlık, hep uzayan bir çöl oldu içimde. anılarımın, sevdalarımın barınağı; güzeller güzeli İstanbul, burukta olsa sana kavuşmak öyle güzel ki... |
sevdalarımın barınağı;
güzeller güzeli İstanbul,
burukta olsa sana kavuşmak
öyle güzel ki...
Dost kalem geçmişde yaşanılan hayat hikayesini öyle güzel betimlemelerle
işlemişsinizki dizeleri çok büyük haz alarak okudummm....Tebrik ederimm
sevgi ve saygılarımlaa...