Kesit
"bıraksalar zincirin gönüllü halkası olabilirdim"
kulağımda akşamdan kalma kırmızı bir feryat dolaşırken üzerini kendime yabancı sesimle örteceğim gözlerim, gül yaprağı tenli küçük bir kızdan ödünç alındı şimdi deniz en hüzünlü şarkısını söyleyecek geceye kumsalı yıkayıp, arındırırken günahlarından ertesi günün aşıklarına temiz sayfalar bırakacak birileri yazsın birileri okusun diye renklerine dokunacağım yakamozların kalbimle birer birer önce siyahı ketumluğundan soyup ölümü göreceğim önemsemeyeceğim belki de gülümseyeceğim bir lokma simide kanmayıp gerçeği arayan inatçı bir martı uçacak göğüs kafesimden kendimden kurtarmayı başaramadığım şiirlerimin sarı , yeşil güz yorgunu seslerine gidecek ellerim kelimelerimi yutkunacağım bir de maviyi okşayacağım yalancı dilek ağacının kurdelesi büyükannemin nazar çaresi sol göğsümde iğneli yaşlı ve kırık sonra aklıma ipekten ,pembe, küçük bir gülücük doluşurken uzak bakışlarıyla suç arayan bir portre gelip yerleşecek gözbebeklerime yine de "aşk" diyeceğim aşk... 27 Mayıs 2011 |