Arala Düşlerin Simli PerdeleriniDünün saklı sokaklarında Hayalleri sobelerken biz Yaşamın koyu aydınlıklarında Yüreğimizi dinleriz. Zaman dişlilerine Gözyaşımız düşer. Küskün merhabalarda Işıklar yağar aydınlıklarına Düşler tezgâhında biçimlenir hüzün Bütün penceresiz odalarda Gözyaşı derinlerden yüze çıkan Dinlenmiş bir sancının kristalidir. Damıtılmış bütün ağrılar Hesaptan düşülen bedelce Sorgusu tamamlanmayı bekleyen Hüzün ihtilalidir Sevda ve aşk gülüm, Ruhumuzda oyunlara doymayan, Ergenleşmemiş binlerce çocuğun En masum kahkahasıdır. Bir heceyle araladıkça Düşlerin simli perdelerini Yapışır yüreğimize en koyu düşünce. Sular çektiğimiz kara kuyularda Ellerimiz birdenbire üşür, Gözlerimiz karanlıkla içten içe öpüşür. En ağır yükümüzdür oysa sızı, Sorgusuz bir heceyle paylaşır ağrımızı Tufanlar geri dönüşüm kutularına atılır, Resimlerdeki gülüşler gözyaşlarımıza karışır Üşür karda çiçek, Ağlar çiçeklerin emsalsizi kardelen, Uzak kentlerden sevgiyle el sallar Hıçkırıklı bir özlemin sesini duyurur. Selahattin Yetgin |