ne tenine düşen karla üşüdüm, ne canım yandı neşterden, ne de yüreğimi kavuruyor tenini kavuran güneş. hepsi yalan. yalanın olduğum gibi.
Sus insafsız, ömür boyu sus..! Sus ve öyle kal, suskunluk abidesi! Ben seni hiç merak etmedim ki. Yokluğunda aramadım seni. Hiç telaşım olmadın. Endişelerimin hiç biri sana değildi. Ne ölümcül sancılarını Ne de ıslak yanaklarını, umursamadım Dağınık saçlarına ne zaman dokundum ki..? Ne zaman sana “can” dedim..? Yalan. En ücra köşelerinde bile adını fısıldamadım, Seni anmadım hiçbir an gölgesinde aşkın.
Yalan, yüreğimin burkulduğu Seni anınca hüzne büründüğüm, yalan! Sen hiç gerçeğim olmadın ki… Oysa ben hep yalanın oldum senin.
Evet, yalan… Ne gözlerini özledim, ne de ellerini. Dokunmuşluğum da yok tenine… Zehir zıkkım olsun soluduğum nefesin. Cehennemim olaydı alevden saçların da, Şahit olmasaydım suskunluğuna..!
Hadi şimdi git, Git de sığın yalnızlığına, Taş yüreğinle.
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
YALANIN OLDUM HEP şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
YALANIN OLDUM HEP şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Sus insafsız, ömür boyu sus..! Sus ve öyle kal, suskunluk abidesi! Ben seni hiç merak etmedim ki. Yokluğunda aramadım seni. Hiç telaşım olmadın. Endişelerimin hiç biri sana değildi. Ne ölümcül sancılarını Ne de ıslak yanaklarını, umursamadım Dağınık saçlarına ne zaman dokundum ki..? Ne zaman sana “can” dedim..? Yalan. En ücra köşelerinde bile adını fısıldamadım, Seni anmadım hiçbir an gölgesinde aşkın.
Sevgi ve selamlar.