Acı Soğan Tadında Sevmeli SeniSeni Kuru fasülye pilav gibi sevmeli Ama bilmeli Soğan gibi yaksa da hasretin içimi Sabretmeli Aslına bakarsan Aslolan soğan tadında sevebilmek seni Seni soğan tadında düşlemeli Ne denli dayanılmaz da olsa yokluğun Mücadele etmeli Seni Acı soğan gibi sevmeli Sembolu etmeli acı soğanı yokluğunun Şahidi etmeli yokluğunda düşülen halin Mührü etmeli çekilen acının Bir de yarım ekmek bulmalı yanında Hayalini de alıp yanına Bir güzel yemeli Ekmek şarap sen ve ben diye başlayan O meşhur şiiri Ekmek soğan sen ve ben diye değiştirmeli Bir de sabahın dördünü eklemeli yokluğunun yokladığı anda Seni düşlemeli Domates biber patlıcan diye başlayan şarkıya Soğanı da eklemeli Halil İbrahim sofrasına icazet etmemeli Elinin tersiyle itmeli her nimeti Baklavayı,soğuk ayranı,kuzu çevirmeyi İtmeli her nimeti Bir acı soğan almalı; yanına da bir yarım ekmek kesmeli Sabahın dördünü beklemeli Sevgili Acı soğan tadında sevmeli seni Soyarken ağlamalı Acı çekmeli Çekilen her acı sana yaklaştırmalı Her sabahın dördü kavuşturmalı Güçlü olmalı Acı soğan kadar değersiz de bulsan Acı soğan gibi burun kıvırsan da bana Hatta sevimsiz de olsam acı soğan gibi Beklemeli Seni Sevmeli Kırlarda kelebek avlamak gibi sevmeli Bir bebeğin meme isteği gibi istemeli Bir kaçağın sıla hasreti gibi düşlemeli Bir anne gibi sakınmalı seni Bir ağabey gibi gözetmeli Seni Acı soğan tadında sevmeli Acı da çektirse yokluğun Acı koysa da uzaklığın İmkansız da olsa aşkın Sabretmeli Düşlemeli Acı soğan tadında seni |