Huzurumu Hafife Alma
Git demek kolay kolaysa sen git
Taş böbrekli, boyasız ayakkabılı insan Adsız sokaklarda kaybettin beni Kısma öyle duman rengi gözlerini İste yeter ki, Sınırsız kartlar edin kendine Çatlak camlardan beyaz tül perdelerin arasından Ara beni. Pili biten saatlerin can çekişmeleri, Boş çekilen çıkrıkların susuz kovaları Bile asla getiremez beni sana Plastik bardakta bir yudum su olma bana Kurşun kalemime ahenk ver, Ilık süt gibi rahatlat beni, Soluk yüzlü engin samyeli Huzurumu hafife alma… Renkli menekşelerimi susuz bırakma, Kısık sesle ismimi hatırla Küçük şehirlerde yaşa hayalimle Susuz derelerde yıkanalım seninle. Kağıt mendillere mektup yaz bana, Postaya verme, Yıkanmamış arabalarla selam gönder Çekinme söyle beni sevdiğini Ağaçsız kurak ekin tarlalarına Sıralı dualar ediyorum sana Kısa cümlelerle nefretimi tarif edemem, Artık Soluk tenli, yarım akıllı insanlara. |