suskunluğun safında küçük bir kız çocuğuDudaklarıma hicran sirayet etmiş Silemedim karaya biat eden harflerimi............... Senli cümlelerle sıvadım kalbimin deliklerine Gece karası gözlerin Şems"im iken Kum saati zaman diliminde Marmara; Yüreğinde vuslatı taşıyan mavi bir kelebeği konut etmekteydi Suskunluğum her bir tarafa yokluğunu savururken Ben çoktan gitmiştim Yâr"lara yar deyip Hicran coğrafyasından İçimden geçenleri kimse okuyamadı be yâr Bilinmezliğin tam koynunda Senli cümleler bile ısıtmazken Kimin huzurunda el pençe divan durayıp? Bilmez misin ben anı yerdeyim cancağızım Suskunum! Benden uzakta aldığın her bir nefesi Vuslata adanmış bir gül kabul ettim. Özlem yanıkları buğday cografyamdayken Kaç kere içimdeki kız çocuğu musalla taşındaydı Suskunluk sürüldü dudağına Kaç kez yüreğindeki hicranın açtığı yaralardan Kanamalı gecede teyemüm etti Kaç kere selâ verildi Yeni Cami de Senli cümlelerimi kundakladım beyaz kefene Biliyordu küçük kız -Bir gün bitecekti hicranın yüreğindeki sömürgesi Ve Gelecektin cancağızım Maviliğinin derinliklerinde vuslat filizleri yetişecek Gelecektin Bitecekti hicranın kısır döngüsü Avuçlarıma düşen tek dua vuslat iken Özlem yanığı düşlerde iz düştüm maviliğine Sümbül kokul bulutlar Yüreğimin özgürlüğünü bırakıyor usulca Cennet çiçeklerinin kokusunu vakfettim çorak hicrana Suskunluğum da daha kaç kez kıyameti yaşayacaksın bana hicran? Yüreğinin debisinde üşüyorum Yüzümü vuslattan başka bir adrese çevirmedim. Kalemim ismini zikretmekten bıkmazken Senden vazgeçeyim cancağızım. Göz pınarlarımdan savrulmuş sıcak gözyaşlarını gırtlağıma yakarken Cebimde sakladığım mavi düşler kelebeğini salıyorum Yüreğim, suskunluğuma yamalı Acılarımı tuz basan Marmara Kapattı kilitleri üzerime… Suskunluğun safında küçük bir kız çocuğu Dua’ya durmuş yüreği Sen Benim dudaklarımdaki dua"msın cancağızım............ gordion 05/04/2011 |
Dua’ya durmuş yüreği
Sen
Benim dudaklarımdaki dua"msın cancağızım............
DUYGULU ŞİİRİN İÇİN KUTLARIM,GÜZEL SERBESTTİ