Vicdanımın Şiiri
Bildiğini sandığım çok şey vardı,
Sen geldin, tüm tabularımı yıktın. “Savaş istemiyoruz” demiştik, Oysa bu kuralı bozan ilk sen oldun. Küçücük umutlardan ne istedi silahın, Onları neden babasız bıraktın? Yarınlarımızı yetiştiren annelerden, Peki onlardan söyle ne istedin? İndir artık ölüm kusan silahını, Elinde güneş tutuyor bu çocuklar. Dindir artık acılarını annelerin, Yoksa sen bir anneden doğmadın mı? Koy, elini vicdanına koy bir düşün, Daha kaç yürek toprak olmak zorunda? Daha kaç anne ölmeli çocuğuyla? Sen Tanrı’ysan söyle çekinmeden bize, Yarına kaçımız daha ölmüş olarak girecek? Bilmediğin şeyler olduğu açıkça ortada, Hamile kadının günahı neydi, şimdi toprak. Ya karnındaki çocuk, ondan ne istedin? Dökme daha fazla kan, döktürme gözyaşı. Eli kulağında bekliyor ölmeyi o çocuk, Eli yüreğinde ağlıyor çocuğuna o anne. Hala göremiyor musun, duymuyor musun? Savaş istemiyoruz! Gözleri tüm nedenleri soruyor sana, Vicdanın bakmaya korkuyor mu? Yarın kim ölecek, kim yaşayacak, Ama bil ki, Sen de yaşattığını yaşayacaksın. Çünkü asıl senaryo Tanrı’nın elinde. Daha kaç yüzyıl gerekiyor, Daha kaç beden gerekiyor, Eh be dürzü anla be, anla, Çocuklar oyun oynamak istiyor, Ama silahlı adamlar bölmeden. Silahını indir artık, Hangi tarih kitabında var, Bir annenin yalvardığı, Üstelik Allah’ın bir kuluna. Bak yalvarıyor annem, N’olur bırak şu ölüm oyununu, Yarına doğacak bir güneş bırak. Atakan Akan |