Bu şiirlerde mübalağa, mizah, sosyal mizah iç içedir. Şiirler şaşırtma ve abartma üzerine kurulmuştur.

Kara pire yakaladım,
Kırk kişi ip takamıyor.
Hay ettiler sağdan soldan,
Yetmiş tazı yıkamıyor.

Sekiz kişi başın tutsa,
On kişi ardından itse,
Beş kişi de saman atsa,
Bir ahıra sokamıyor.

Boyu beş metreyi aşkın,
Karnı davul gibi şişkin,
Yaşı yetmiş beşi geçkin,
Kimse dönüp bakamıyor.

Kırk düğümü var ensede,
Yutar yalağı dolsa da,
Yedi düvel bir olsa da,
Bileğini bükemiyor.

Gören sanır sanki kukla,
Ağzında var seksen bakla,
Sırtında ki kırk ton yükle,
Minareye çıkamıyor.

Gündüz düzde, gece Kaf’ta,
Belki on kez yedik çifte,
Güz ayında koştuk çift’e,
Beş bin dönüm ekemiyor.

Hainlik var bakışında,
Kırk bir yama dikişinde,
Kanlı sırtın yokuşunda
Doksan tır’ı çekemiyor.

Aşar yüce bulutları,
Geriye atar fitleri,
Amerikan pilotları,
Eline su dökemiyor.

Yetinmez az ile uzla,
Su içer üç çuval tuzla,
Kul Hüdai yedi bizle,
Yırtığını dikemiyor.


15.03.2011 Kütahya

Harareti kırkı aşkın
Haram kandan karnı şişkin
Ne versen yer gayet pişkin
Kırk yorgandan çıkamıyor._______muhacir bozkurt


Sinek arar hep çorbanda
Yağ çıkaracak kurbanda
Şaşılığa can kurbanda
Adam gibi bakamıyor --------------- Nezahat Kaya