Yârini el almış yüreği sızlar,
Bir garip derdini anlatır bize.
Onbeşbine çıkmış sirkeli gızlar,
Daha ne söylesem bilmem ki size.


Avrupalı derler sanki şikârmış,
Yediği, içtiği yanına kârmış.
Bal kaymak yiyenler bir gün bıkarmış,
Daha ne söylesem bilmem ki size.


Kaç nesil gönderdik hani nerdeler,
Bahtı siyahıma düşen perdeler.
Ahımı alanlar kara yerdeler,
Daha ne söylesem bilmem ki size.


İzine gelip de caka satardı,
Sanki hatip olmuş nutuk atardı.
O da benim gibi yerde yatardı,
Daha ne söylesem bilmem ki size.


Yoksulluk içinde geçerken günü,
Herşeyi bilirmiş çoğumuş ünü.
Bazıları var ki unutmuş dünü,
Daha ne söylesem bilmem ki size.


Bir selam vermeden gelip geçmezdi,
Derdimizi paylaşırken bitmezdi.
Yeyip içtiğimiz ayrı gitmezdi,
Daha ne söylesem bilmem ki size.


Gözden ırak olduk gönülden çıktık,
O eski günlerin ardından baktık.
Bir sevdâ uğruna neleri yaktık,
Daha ne söylesem bilmem ki size.


Duydum ki unutmuş sevdiğim beni,
Yâr benim üstüme yâr sevmiş yeni.
Bir haber salmış ki sevmedim seni,
Daha ne söylesem bilmem ki size.


Bir hayâl uğruna açılan kollar,
Uzayıp giderken bilinmez yollar.
Ahüzâr içinde geçerken yıllar,
Daha ne söylesem bilmem ki size.


Şeydayı bülbüle dönmüş dilimiz,
Mihrican vurmuş da solmuş gülümüz.
İşte böyle ahvalimiz halimiz,
Daha ne söylesem bilmem ki size.





............................Kardelen26