Niyetin akseder kalbine, serdettiğin o nefesine!Ne söylersek söyleyelim, dilediğimizce perdeleyelim Esrarında lal olan anları duymayalım, sahneleşen ağıtlarımızı ah ile bırakalım Kim olduğumuzu, neden korktuğumuzu, umursamadığımız muştuyu nasıl satalım Ne gelirse başımıza, çareler adına avuntulara sarılsakta, aşkı kalpte yaşatıp yormayalım Neden suallerden kaçınırız, malik olmaktan yakınırız Hiç gam etmeden hicrana susarız, hüzün buğusuna kalbimizi bırakır ve ağlarız Neden kapılar açılmaz, umut aşk ile sıvanmasıkça asla sevdalar için hiçbir yol alamaz Nasıl bir yol ki, öte için umut ki, aşk maşuku için sırat ki hakkıyla ve idrak ile anlaşılmaz Kimseye sözüm yok, mahkum olmak niye sinemde ok Suskun bakışlar, ukteleşen sancılar, sabrı yoran ıstıraplar, kanaat içinde yakarışlar uzak Ne öğrendik, nelere meylederek sefil hale geldik niye frankları içimize sindirdik nasıl tuzak Ne zaman fark edeceksin nefsi telakkilarinde vazgeçip hak ile nefesleneceksin ki haydi kalk Bir bak annenin çileli yüzüne, babanın nazarıyla Yanıp tutuşan sevgi ve hamiyetli nefesiyle, canından vazgeçiren aşklaşan hasletiyle Yağmur niye zarif bir şekilde nükseder, sinende bekleyen umutlara sevkeder sukutuyle Her attığın adımın, nefesi daralan mazlumun, çare için çırpınan kadının hıçkırıkları niye Ölüm neden senin ikliminde sessiz ve hissizdir İdrak ve izan kimin içindir, düşünebilmek insana mahsus bir özelliktir,tahkik istikamettir Kimin için canından vazgeçersin, hala uzuvların için bir bedel ümit edersin, kalbi halindir Kalk artık miskin miskin uzanma, sancı çeken sokakların ahına sessiz kalman ne fakirliktir Sessiz ve sakin duvara baktım, kimleri andım Sekülerlik adına nefes nefese kalanlarla yaşamaya mı adandım, adaleti ben ne sandım Niye teslimiyeti hakkıyla talim etmeden, gerekçelerini bilmeden hoyratça yaşadım kaldım Sanki takatim bitmeyecek sandım, secde yaparken hayıflanıp ağladım, kalbimle yastaydım Mustafa CİLASUN |