BENI SORMUSSUN
Dün gece eski dostlari gördüm
Kirk yil sonra yine beni sormussun Bir kuytu kösede yanliz basina Ah cekip aglayip sacin yolmussun -----Giderken ardina bakmadin bile -----Bir umut isigi yakmadin bile -----Yalanci dostluklar bitince yine -----Kurtlara kuslara beni sormussun Yürümez bu devran böyle ben dedim Dedimde ne oldu sanki dinledin Bas basa kalinca aynayla kendin Daglara taslara beni sormussun -----Her mevsim bahar yaz deyil gülüm -----Sevgiler biterse baslar hep zulüm -----Beni sorma ayni dünüm bu günüm -----Kar boran kislara beni sormussun Göz göze bakinca anlardim seni Yüz üstü birakip gittin sen beni Yoklugunda inlettim arsi alemi Gözünde yaslara beni sormussun -----Dile geldi dile agaclar taslar -----Acidi halime kurt ile kuslar -----Gözünden akinca o kanli yaslar -----O eski dostlara beni sormussun ----------KÜRSAT TASDEMIR---------- |
Gerek dupduru anlatımı gerekse akıcılığıyla çok güzel bir eser okudum.Ancak teknik açıdan gördüğüm birkaç hususu da dile getirmeden ayrılmayı hem şiire karşı hem de yorum yazdığım size karşı büyük saygısızlık olarak adlettiğimden yanlış anlaşılmamak umuduyla değinmek isterim.
Şiirimizin teknik dizaynı her ne kadar 6+5 11 ' li hece ölçüsüyle düşünülmüş ise de ; Bir kaç dizede meselâ;
1- " Dün gece eski dostlari gördüm " yerine " Dün gece eski dostlarımı gördüm haliyle 10' lu heceden kurtarılarak 11' li hece yapılabilir.
2-" Her mevsim bahar yaz deyil gülüm " yerine " Her mevsim bahar yaz değildir gülüm " diyerek aynı şekilde eksik hece tamamlanabilir.
Bunlar hece eksikliği yönünden gözüme çarpanlardı.
Birde kafiye yönünden olanlar var.
Mesela;
Dün gece eski dostlari gördüm
Kirk yil sonra yine beni sormussun
Bir kuytu kösede yanliz basina
Ah cekip aglayip sacin yolmussun.....................dörtlüğünde / sormuşsun - yolmuşsun / kelimeleri arasında bir kafiye yok.Buradaki kelimelerden birini sormuşsun olanını : dolmuşsun, yılmışsın, salmışsın, dalmışsın, çalmışsın gibi kelimeleri kullanarak yeni bir dize kurulumu yapılarak telefi edilebilir ya da yolmuşsun yerine karşılık gelen sormuşsuna uygun olması için sarmışsın, yarmışsın, dermişsin, sermişsin, yormuşsun, vb... gibi kelimeler kullanılarak kafiye işlemi gerçekleştirilebilir.
Bir de eserdeki ayak konusuna değinmek istiyorum.Bazı kelimelerdeki ayaklar çok güzel kafiyeli kullanılırken bazılarında
kafiye kuralının gözardı edildiğini gördüm.
İlk dörtlükte kullanılan ayağın takipçisi olmalıydı diğer ayaklar.İlk dörtlükte kullanmamışsınız siz.2. Dörtlükte başlamışsınız ayak kullanmaya.
taşlara / kuşlara / kışlara / yaşlara / ........kafiyeleri yerin de iken " dostlara " kafiyesi bu gidişatı bozmuştur.
Dolayısıyla eserimizde 2 adet ayağın arızalı olduğunu söylemek sanırım yanlış olmaz.Oysa ki ... başlara, dişlere, eşlere, boşlara, savaşlara, loşlara gibi kelimelerden dizayn edilecek bir dize yapısıyla telafisi mümkün olmayan değil elbetteki.
Kaleminiz son derece akıcı ve ritmik.Bunlar gibi birkaç teknik hususun kolaylıkla altından kalkabileceğiniz inancını taşıdığımdan açıklama gereği duydum.Gönül emeğinizi kutlarken nice güzelliklerde tekrar buluşmayı umut ediyorum.Selam ve saygılarımla.