UÇURUMLAR TAKILIR AYAKLARIMA
Uçurumlar takılıyor ayaklarıma
Hem koşuyor Hem düşüyorum karanlıklara. Karanlığın beyazlığını görüyorum. Kanatlarım olsun istiyorum Her düştüğümde. Sonsuz bir boşluk doluyor odama Ansızın. Çığlığım kar altında kalıyor susuyorum. Seslerin ülkesinden sürülüyorum karanlığa Bir mezar tadındayım şimdi Oysa avuçlarımda dönüyor dünya Kendime yer bulamıyorum Uçurumlar düşüyor payıma Ve her çığlık üstüme yıkılan bir sığınak oluyor. Her susuş bir rüzgâr oluyor yangınıma Ne yakıldığım ateş Ne de düştüğüm uçurum doyuruyor yalnızlığımı Acının tanrılarını doyuruyorum gözlerimle. Ha yarama tuz yürümüş Ha aydınlığımdan o çekip gitmiş arkasına bakmadan Fark etmiyor. Kanadım olsun istiyorum o çekip gittiğinde Ona yetişmek için. Düştüğümde o karanlık uçurumlardan sensizliğine. Kırılıyor sesim gözlerinde kırılıyor ayaklarım. Kırılıyor kanatlarım. Kartallar yalnız uçar bilirim. Sırf bu kadar asil olduğu için .Düştüklerinde yalnız ölürler. Ben yalnız ölmek istemiyorum. Şimdi her söz bir bıçaktır. Ve her yan bir zındandır. Ne üstüme yıkılan sığınaklar Ne de uçurumlar öldürür beni. Oysa ben bir sessizlikte ölüyorum. Uçurumları sevenlerin kanatları olmalı biliyorum. Düştüğümde yerde yalnızlığım ol. Kanadım ol. Beni yeniden yaşat Adım ol. 03.04.2006 |
Yüreğinizin uçurumsuz geniş yaylalarda dem vurmasıdır dileğim.sevmelerin doyumsuz sevdaların sınırsız olduğu zamanlarda kaleminiz bize dillensin ve güzel ümitlerin çağladığı şiirler olup aksın yüreğimize.
sevdanın güneşi sizinle olsun ışık ışık...selam ile...