Tek 'gece'nin bedeli
gecenin görüntüleri kamufle eden devasa gücü
çirkin olan her şeyi mükemmelleştirdi gözümde tıpkı çilli meymenetsiz yüzümü de güzelleştirdiği gibi içkiler gelip gittikçe kahkahalar daha da patlattı kulakları. herkes hayatından saçma sapan konuları biranın yanına çerez niteliğinde tüketiyordu. çalan müziğin sertliği daha sakin bir yer arayışına sürükledi ve tahmin edilebileceği gibi artık evde devam edilmeliydi tensel temasa geçmeden önce dozu daha da arttı güzel sıfatların.. Gecenin en sıcak, sabahında en soğuk konumuna gelinmişti artık sabahın çağrısını yapan , tavan arasından sızan güneş gözümü kamaştırmıştı.. soğuk çarşaflar arasında uyandım yanımda sıcak bir bedenle. dün beni terleten beden artık üşümeme bile çare bulamıyordu. Kurtardım kendimi vücuduma dolanan çarşaftan. sardım tütünümü çıplaklığımdan titrerken. Bir çakmak buldum ve çektim tıkanmış ciğerime dumanı. ve istiklalde başladı veda vaktinin kronometresi. o önde ben arkada. patlamaya hazır, dakikaları kalmış saatli bir bomba gibiyim. adımlarım beni yoruyor olduğum yere yığılmak istiyorum. hava benim yerime döküyor içini yeryüzüne.. kronometre artık sıfırı gösteriyordu ve döndü ruhsuz bedenler birbirine elimde çantam otobüs koltuğunda kalakaldım. indiğimde ise rüzgar açlıktan bitap düşmüş bedenimi savuruyor yağmur ise suratıma suratıma çarpıp beni cezalandırıyordu. Joon |
ve istiklalde başladı veda vaktinin kronometresi.
çok güzeldi
takılı kaldım bu cümlede..
kaleminiz daim olsun