Ne han, ne de hamam izanımda gamdır
Ruhsuz bir nazarla nefeslenmek ne dehşetli bir zamandır, mana aşk ile sırdaştır
Kalp hissedişler için vakıadır, ihsan ve inşirah hakikate ram olmuş ne kutlu bir sevdadır
Kul olmak maksattır, akıl ve izan bunun için vardır, ruh iradeye ram olmuş bir hicrandır






Edep ne kamil olmak için ve de aşkta seçim
Kalbi hissedişler sahibinin zaı ve sübüti sıfatlarını zikretmek ve tefekkür etmek için
Akide sekülerleşirse, paganlık uzak değil, sinende salkım sökün, azimet hakka değilse niçin
Dön bir etrafına bak, yeter artık yıllardır uytuldun aşk nazarıyla umuda koşmaktır o seçim






Maksut mükletin şiarıdır ve bir aşk-ı sabırdır
Sabrın lahzasından bahşedilen aşk, ruhun ve kalbin için en ulvi ve latif bir meyandır
Çile insan için ardır, nedamet feyzini eksilten hicrandır, hamdetmek bir sevday-ı nazardır
Ecel sinemde demlenen gül-i nihaldir, yoksa vuslat neden kalbi lekeler için çok manidardır






Ruhsat bir amaç değil, geçici fermandır
Azimet halin derinliğinde bekleyen muhabbet için sınavdır, sızlanmak kimler için haktır
Aşka ram olmayan gönül ne kadar vicdan-i nazardır, arasat ruhun için nöbet tutan vakıadır
Korku nedir bilirmisin, ilimsiz kalp zelildir fikredemez kefilmisin aşk-ı teslimiyet takvadadır






Hüzün, lalenin çehresindedir iyi bak
Hasret kalbin nazarında münbit bir payedir, akıl ve izanı idrakten uzaklaştırma ona ak
Hak, nefsi ve keyfi nispet değildir, illegalite hukuksuzluk zeminidir, edilley-i şer’iyeye bak
Haydi kalk artık durma öğrenmek için, merakın aşkın şehrolduğu kuylu mecraya feyizle ak






Mustafa CİLASUN