Nemrudun Kızı DeğilimYangınlar sürgünü kentler duvarına kilitlenmiş limanlar Kalkmayı bekleyen meçhullere bağlanmış gemiler Yakamozlu çelişkilerine sızlasa da sevişen nağmeler Bir kayboluş türküsüdür rıhtımında bekleyen nağmeler Cansız bedenim güneş solgunluğu ar_efesinde Yeni yıla yeni güne yeni umuda merhaba diyor Yeniden yeniliyor yeni yeni umutlara sarıyorum Geçmişim den geç gelen beş on senelik geleceğimi Yazarlar şairler peşimde olduğu halde Gene seçilmişlerden çok seçilipde geliyorum Bütün bütün eceler diyarından şiir ecesi seçilerek Pericik nazımla allı ballı hazlanıpda hazanımla geliyorum Periler arasından Zümrüt-ü Anka seçginligimle geliyorum Oku sayısızca şiir oldum umursuzca roman oldum Simurg kuşlarını aştım bir huma kuşuna takıldı kanatlarım Sar şimdi kendi eserini sırtında taşıdığın emanet kanatlarına Sen gene de seçkinliğime bakma güzelliğin güzelliğine aldanma Gül yürekli ruhuma bak çıkar belki tözümden senden bir ben Aldanma efsanelere nemrudun kızı da değilim Artık nemrut türküleri dinlemek de istemiyorum Göz yaşı şişesi dolmuş umutlarımı bırakıyorum nil nehrine Her damlası kan tuzu olmuş kızıllığına bağrı yanık akacak Ne ilk ne son olacak süzülen elem Ne ilk ne son olacak kanayan kızıllık Ne ilk ne de son olacak gözlerde nem Hep ilk ve son kalacak mürekkebim den aşka batık Gülay GÖKTÜRK |