ZALİMİN ZULMÜ
ZALİMİN ZÜLMÜ
İnsanlığını kaybetmiş biri olarak yaşar Nerede bir hayinlik varsa oraya koşar Serveti her geçen gün haram ile taşar Gözü doymaz her oyunla kendisini aşar Ne garibanı dinler ne babasız yaşayan öksüzü Bir lokmaya bile muhtaç kalan insandadır gözü Bıçak gibi yaralar fakiri vuran sefilsin sen sözü Acı çektirmeyi sever kendini beyenmiş yüzsüzü Köylüye faiz ile para verir uyanık borca alıştırır Senedin günü gelince her gün köşeye sıkıştırır Ödeyemeyen halkı tarlasında öküze yakıştırır Gece gündüz demeden ne iş varsa çalıştırır Erkeyi kadını her yaştan onun zulmüyle ağlar Kim kendisini kurtarmak istese yolunu bağlar Günahsız çocukların göz yaşları yürekleri dağlar Bir ananın feryadını duymaz ağalar dereler çağlar Hayince ona karşı geleni çeker acımadan vurur Cenazede adammış gibi utanmadan sarfta durur Böyle insanlar yüzünden nice çınarlar kurur Hiç birşey olmamış gibi çekilir kenarda oturur Kimsenin ahı yerde kalmaz bunu asla bilemez Bu ettiklerini kader defterinden istesede silemez Gururuna kapılır yaptığı kötülüye özür bile dilemez Hayvan kadar değeri olmuyan insan sınıfına gelemez Gün olur devran döner mazlumun yaşları sel olur Hiç unmadık anda gaddar zalim kendini içinde bulur Bir yerlerden günah ve hakların çığlıkları duyulur Yarattığı haram suyunda yaktığı ateşte kendi boğulur |
Bir lokmaya bile muhtaç kalan insandadır gözü
Bıçak gibi yaralar fakiri vuran sefilsin sen sözü
Acı çektirmeyi sever kendini beyenmiş yüzsüzü
güzeldi
verdiğin emeği kutlarım kardeşim
sevgiler