’nerede bende o yürek yardan cayacak’.....................................şimdi sana kanayan yarılarını sordum be kaderdaşım? anlatıp duruyorsun ya benim yaralarım ondan haberdar mısın? azıyorlar kabuk bağlasalar bile kanamaya başlıyor yavaş yavaş................. radyoda Minik serçe var şimdi istek parça gelecekmiş çalıyor duyuyormusun ’nerede bende o yürek yardar cayacak’............. aşka adanmış gönüller.......................... aşkı kim önceden hesaplayabilmiş ki biz hesaplayalım............... beklemek; nefes almanın en zoru İstanbul; gecenin sessizliğine gömülü............ hicran; ruhumu yağmursuz iklimlerine bırakıyor.............. özleme doğru yol alıyorum yarım yamalak sözlerle vazgeçilmezliğin göbeğine düşmüşüm............. yürekte vuslat filizlenmeleri sana geliş planları yapıyorum gecenin bir yarısında ayın karanlık yüzüne doğru firârdayım........................ kara hicran; adımlarımda ezilmekte. yürüyorum. bilinmez diyara aşıyorum....................................... yüreğim; masum çocuk edasında............................. gelincik tarlalarını geçiyorum bahar kokulu cancızım.................... kırlarda bayırlarda debelenip sana geliyorum dere şırıltısı kuşların şakıması eşliğinde...................... rüzigâr; duy sesimi götür vefalıya hicran yanığı kokumu.................. şimdi; mavi gözlü dev uyansın ayrılığın koynundan beni özlemekle tüketen günlerin Nâzım’ı artık bahar gelecek İstanbula............. Kız Kulesi gri bulutları def ediyor............... Marmara; soğuk havayı Ege"ye veriyor................. hicranın saldığı acı tasını tarağını alıp kacıyor şehirden................................ Haydarpaşa; tutulan yeminlerin sevincinde..................... Taksim; tıkanıp kalmayacak....................... Ayasofya; vazgeçilmezliğin büyüsünde yine...................... Ortaköy ; bıraktı kendini vuslatın akışını....................... İstanbul hicranı süründürmekte................. 03/01/2011 gordion |
duy sesimi
götür vefalıya
hicran yanığı kokumu.... kalemin daim olsun şairem.