AĞLAMA ANNEM...
Başımda esiyorken evvel zaman düşleri
Öncesi ve sonrasının ellerinde saklı kalan nöbeti Cılız akşamların sus payı leblerdeki sukuneti Geçti ey canan muhabbet demi, düştüm şimdi Siyah bir sis bulutu kapladı sizli bizli Fotokopisiz mazinin aslının ibra vakti Rüyaların resmi de çekilmez değil mi.. Köşe kapmaca oynardık o bahçelerde bir zamanlar Kare kare parçalarla ayrışan süreçlerden arta kalanlar Nerde şimdi o ben, nerde şen cıvıltılardan izler taşıyanlar Afaki betimlenirken maziye dairlikler, heyhat kimi ne bekler Çelik çomak oynarken arşa yükselen sesler Onlar da bir zamanlar söz dinlemediler Kulaklarımıza taktığımız kirazların yittiği vakitler Affet beni annem..bile diyemediler Sen söylerdin bana, inanma, kanma dünyaya Boş bardağı dolu gördüğünde başlarsın gerçek saymaya Şimdi o sular çekildi gitti, buğulanan camlarda silinmedi imi Issız sokakların ardında bekleyen bir çift göz belirdi Bugün baktım aynaya, merhaba dedim merhaba yalnızlığa Bana geldi sıra, salkımsız aşina saatlerin yelkovanında Ağlama annem..ağlama bana.. HAZAN Değerli arkadaşlar.Yeni yılla beraber hepinize sağlık, mutluluk ve hayallerinizin gerçekleşeceği güzel günlere merhaba demenizi dilerim.Her şey gönlünüzce olsun .Saygı ve selamlarımla . |