H A L L A ÇHasta serdim hastaneye postumu; Şimdi bildim düşmanımı dostumu. Gizil yazgım açık etti kastını! Yata yata, ala şafak söker mi? Sökse bile, derde ilaç döker mi? Ağartmadan sakalımı saçımı; Kadir Mevlâ’m topla dedi göçünü. Ben de bilsem günâhımı suçumu! Çeke çeke, sağır ceza biter mi? Bitse bile, ecele güç yeter mi? Zalim yıllar kırdı gençlik küpünü; Cümle dertler sökün etti ipini. Avuçlayıp saramadım çapını! Dola dola, zamana gün yeter mi? Yetse bile, başına taç geçer mi? Doktor diyor; “Çıkmaz canda umut var!” Gel de inan hâllerime samut yâr. Göğsümdedir bıraktın bir demet nâr! Bekle bekle, acıdan gül çıkar mı? Çıksa bile, tene hallaç atar mı? Gözüm mü var ekmeğinde aşında; Yaşım yedi gözlerimin yaşında! Ak melekler dolanıyor başımda! Bile bile, can bedeni iter mi? İtse bile, dünyadan aç gider mi? Erdemoğlu gir çiçeğin özüne; Kulak kesil kurdun kuşun sözüne. Meleşiyor yavruların düzüne! Güle güle, sağ kefene girer mi? Girse bile, gönüllü göç sürer mi? 13.07.2006 Salih ERDEM / AYDIN |