(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
CEMRESİZ BAHAR şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
CEMRESİZ BAHAR şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Onca dizenin yığışması için öncelikle böyle bir ad'a gereksiniliyor olmalıydı. Evrene kendi bağrından bir evlat kazandıran ana ve babaların günler öncesinden bir arayış heyecanı içinde tek ad'a karar kılışlarının ;çok içinden önceliği bir ruh'a teslim edebilmenin sıkıntılarını elbette ki bilirsiniz. Çokları ,şiirlerine uygun bir ad eklerlerken popülizmin sığlığında dolanır dururlar ve şiirleriyle özdeşleşemeyen çıkmazlara saplanırlar.Okur olarak öncelikle ad'a sonrasında da şiirin içeriğine bakarım. Çoğu kez yazandan kaynaklanan o seçimin şiirle ırktan yakından ilişkisini bulamayınca 'yanılsamanın' sarsıntısını yok edecek avunmalara gereksinirim. Kolay bir uğraş değildir benim için bu durum. Neyse. Cemresiz Bahar'a dönelim yeniden. Bir önad takımının böyle bir şiirin burcunda duruşu hiç kuşku yok ki kolay olmamıştır. Şair - Zaman çatışkısının gel git'leri içinden sıyrılıp çıkan ve us'ta somutlandırılan bir metafor olduğu apaçık ortada. Yoksa -son tahlilde- evrenimizin devingenliğine karşıt;dönencelerin akışıyla nesnel bağlamda uzlaşamayan bir durum yönsemesi 'gerçek' gibi lanse edilemezdi. Yaşam pratiklerimiz içinde neler etkilemiyor ki bizleri? Ve o akışın kesintisizliğinde hangi yükseltileri ya da düşüşleri kuşatmıyor ki grafik eğrilerimiz? Şiirin tüm dokusuna damgasını vuran o hüznün saltça retorik yönden ya da yazınsal deneyimin etkisiyle beni sarsıyor oluşunu söylesem,sekter bir sav olurdu. Sayfada saltça bir metin yoktu.O metne önce ad koyan uğraşın yoğunlaşması sonra da akustik bir görkemle gök kubbeyi inletmeye dönük yürek esintileri vardı. Zamana karşı insanın en başat şansının Cemresiz Bahar içindeki bu görünürlüğüyle sarsıldım. Sayısız çıkışsızlıkların tırpanıyla biçilen yürek parçalarının bu şiire lirizm olarak yaslandırılması her türlü övgüden çok ötelerdeydi.
Bu ses'in ,yıllardır yazınla uğraşan ve binlerce kitabın hakkından gelen ben'i etkileyen ender bir özen/emek olduğunu vurgulamalıyım. Özden selamlarımla Efendim.
şimdi o yorgun gülüşle Demlenirken gözlerim, Ufukta kaybolup gidenlerin sessiz izlerine Soruyorum.
Ey limanlar şehri ! nerede benim vuslat gemim ?...
BUGÜN OKUDUĞUM VE DİNLEDİĞİM EN GÜZEL ŞİİR BENCE BÖCEĞİN YANINDA KORDALESİDE OLMASI GEREKİRDİ,YÜREĞİN DERT GÖRMESİN HEMŞERİM,KALEMİNE VE SERHATLI'NIN NEFESİNE ZEVAL GELMESİN ,İŞTE ÇOK ÇOK İYİ BEN YORUM YAZMADAN YANA ACİZİM AMA ŞİİRDEN ANLARIM İYİNİN ÖTESİNDE İYİ HEMŞERİM TEBRİKLERİM ÇOKÇA SELAM VE SEVGİLER....
t_a_polat tarafından 2/15/2011 3:23:05 PM zamanında düzenlenmiştir.
Ruh buruk bir hasretle kıvılcımlar sıçratmaya başladığında benek benek resimler çizmeye başlar dizeler yoluyla. Dünyanın en güzel mesleklerinden biri olan bir bahçıvara yaslanır. Gönlün usul ateşine düşmeye başlayar güz yaprakları sümeyre sümeyre. Hazana muntazır ruhta panzehire dönüşür o sümeyre yapraklar, her biri kavuşmaya koşan limandan kalkan gemiler gibi.
Ve cemresiz baharlarda tüm kalp atışları tek bir atışta toplanır. Cemreden mahrum kalbin sıcaklığı kendini yitirmeyen münzevi bir hüzünle asude serencamlarda ışımaya başlar.
İkindide ebrulli sızı; akşam ezanında kapakları açılıverir gönül barajlaranın, limanlar şehrinde limandan kalkan gemilerdüşer akla yeniden..
Biraz segah, biraz saba. Cemresiz bahar yangınlarında.
Dizginlenmiş Mehmet Nalbant figanlarında.
RamazanTopoğlu tarafından 1/21/2011 2:18:14 PM zamanında düzenlenmiştir.
Mehmet hocam tebrik etmek yetmiyor bu içli iire ve yoruma ben ayrıca feşekkür etmek istiyorum ilhama sebep olan hisse...............Dokunma; Dokunma ki, Öylece kalsın ruhumda Eylülün o ebruli rengi
hep düşünürüm cemre düşmemiş bir baharın kurumuş gazeellerini toplarken kırgın yüreğimden tek tek sayarım yaprakların en kıırlgan anlarını . hepsine bir isim koyarım kendimce ama kıranların ruhu bile duymaz umrnda bile olmaz o hazan yaprakları sonra tam iç sesim bırak süpürsün rüzgar geldi geçti dersin der ama kıyamam kırgınlıkları bile değerlidir o anların sevdaların...
ve umutlarımın kar düşmüş saçlarından tuutnurum ..
evet hocam işte böyle döküldü şiiriniizn sayesinde içimizdeki kırgınlıklar. çok güzeldi okumak ve dinemek.. yüreğinize sağlık. her dem şirle*
Hey bahçıvan ! Bırak süpürme düşen yaprakları doyasıya seyredeyim şu hazanı Her düşen yaprak Ayine i hazandır ruhuma.
Nede hoş duruyor kapımda Hazanın gazel gülleri Dokunma; Dokunma ki, Öylece kalsın ruhumda Eylülün o ebruli rengi
günler kısalıyor gitgide birazdan akşam ezanı iner ömrümün hitamına o titrek ürperti içinde, korkunun en hafi hali iner Perdelerce gözlerime.
Yine yaklaştı hüzün daha Gözlerimden demir almadan...
üşüyorum Bad ı hazandan Artık... Cemresiz baharlar dır sabahlarıma uyanan
Bunun adı sonbahar Tek tesellisi güz gülleri sancılı yapraklar gibi bedenim Tutunmaya çalıştıkça toprağa; Savruluyor,savruluyor yorgun yüreğim.
Saçları ağarmış bir umuttur elimden tutan Hakk aşkına yanan çerağım İçim dışım kor Bir asude serencanım vuslatı arzulayan.
Dönüşü olmayan günbatımı, koca bir ömrün sahilindeyim şimdi Gelip çattı hayatın son demi
şimdi o yorgun gülüşle Demlenirken gözlerim, Ufukta kaybolup gidenlerin sessiz izlerine Soruyorum.
Ey limanlar şehri ! nerede benim vuslat gemim ?...
Artık demir almak günü gelirse zamandan meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan... Ama o zamana kadar sahilde beklemek lazım.. Tebrikler..Çok anlamlıydı düştüm dizelere...Çıkamıyorum... Slm ve dua ile...ESRA
Hey bahçıvan ! Bırak süpürme düşen yaprakları doyasıya seyredeyim şu hazanı Her düşen yaprak Ayine i hazandır ruhuma.
Hazan vaktidir sararmaya başlarken yapraklar.... şimdi pencerelere koşup, buğulu bir camın ardından, siyah beyaz bir şehre buğulu gözlerle bakıp kaybettiklerimize seslenme vaktidir.
Mehmet hocam bir kac kez dinledim ve okudum tek kelimeyle mükemmel olmuş,günüme düştü bu şiir.Mustafa bey de harika yorumlamiş.Saygi ve selamlarimi gönderirken Eylül siirimden bir dörtlük birakiyorum sayfaniza.Var olsun yüreginiz kaleminiz.Selametle
Yollarında meşakkat sıra dağlar misali Seninle hayal eder aşık kalpler visali Mevsimlerin son mührü acının yalın hali _______Bak yine hazandayım aşk bağımda soldu gül _______Kasırgada yüreğim artık ömrümde eylül
sommerwind2566 tarafından 12/28/2010 4:29:17 PM zamanında düzenlenmiştir.
Hey bahçıvan! Bırak süpürme düşen yaprakları doyasıya seyredeyim şu hazanı Her düşen yaprak Ayine i hazandır ruhuma.
Edeğeri gönül dostu bir ömrün ne zarif bir anlatımı meydana gelmiş ,gerek fon seçimi gerek yorum o kadar ahenkle iç içe girmiş ki bize takdir etmek düştü .Bu güzel şiirin güne yaskışacağımna inanıyorum Selam ve dua ile
Hey bahçıvan! Bırak süpürme düşen yaprakları doyasıya seyredeyim şu hazanı Her düşen yaprak Ayine i hazandır ruhuma.
bazan kendini öyle bulursun ki şiirde tam beni anlatıyor dersin ya işte tam öyle oldu bu şiir ve serhatlını o dingin sesinden insan kaptıp gözlerini dalıp soluksuz dinleyesi geliyor
sözler öyle bizden öyle hayata dairki hepimizin bir parça bulacagı kadar yalın ve içili
ve soruyor şair
şimdi o yorgun gülüşle Demlenirken gözlerim Ufukta kaybolup gidenlerin sessiz izlerine Soruyorum.
ben diyecek sözlerin dudaklarıma pek yanaşmadığı anlardan birini yaşıyorum ve bekliyorum o gemiyi
Hey bahçıvan! Bırak süpürme düşen yaprakları biraz daha biraz daha bekle
ve final
sonbahar yaprakları arsından süzüle süzüle gelen yorgun gülüşü saklar
İnannmıyorummm ilk dinlediğim şiir sizi ve Mustafa hocamı tanıdığım ilk şiir ve yüzlerce defa dinledim hala bıkmadımmm yüreğinize sağlık Mehmet hocam Mustafa hocamında yorumuna tebrikler. İki harika yüreği kutluyorum... Saygı ile...