Sultanahmet Camii
Sultanahmet Camii
Ezanlar gök kubbeyi çınlatıyor. İkindi vakti felaha çağırıyor. İçinde dışın kadar ulvi ve hoş, Sütunların bir dağı andırıyor. Küçük pencerenden bakınca cama, Sıralanmış kayıkçılar rıhtıma. Yüksek kubben altında aciz bir baş, Azametin gelir o an hatrıma. Bin kez secde etsem sürsem yüzümü. Ecdadın ruhu sarmış dört yönümü. Size layık olamam neler yapsam hoş, Tarifsiz o mekânda gördüğümü. Mermerinde Mimar Sinan canlanıyor; Mihrabında sultan hutbe okuyor. Ötelere çağırıyor bir hoş ses. O an yeniden Osmanlı doğuyor. Göğe selam veriyor minareler. Kâfirin kalbine korku salıyor. Durdukça İstanbul’da kutlu mabet, Cihana yeni fatihler geliyor. Ey sultan ne kadar ansam seni az. Sultanahmet ediyor güneşe naz. Güller gülü çağırıyor bahçende. Seni görenlerin ruhu alır haz. |
ah ki ne ah diyorum düşündükçe maziyi
kimler geldi kimler geçti kabirleri nur makamları cennet olsun emeği geçenlerin