BİR ESAT KURT GELİP GEÇTİ
Bir postacı gelip geçti sokağınızdan
Başında şapka,elinde mektup,yüreğinde sevgi Kapınızı çaldı öğlenle akşam arası Ya çocuklarınızla oynuyordunuz koridorda Ya telefon ediyor,ya şarkı söylüyordunuz Onu gördünüz siz adı Yesemin olan kız Siz Vural bey Buğulu camlarınızdan dışarıya baktığınızda Yağmur altında güneşli günde koşar gibi Bir Esat Kurt gelip geçti sokağınızdan Farkında mısınız?... Mercan Yokuşu’ndaydınız Paketler taşıyordunuz çocuklarınıza Sevinçlere,mutluluklara bağlanmıştınız sımsıkı Bağrını deniz rüzgarına vermişti Sirkeci’de Abdullah Abonman bileti satıyordu on-oniki yaşının çocukları Bir turistin objektifindeydi kara çarşaflı kadın Yerde buzullar,gökte yangınlar vardı... Bir Esat Kurt gelip geçti sokağınızdan Hayatı eksik adresli mektuplar gibiydi "Postacı kapıyı iki defa çalar"dediler İnsanlar şakanın,birbirlerine takılmanın peşindeydiler Oysa yeterliydi gerçeğin bir defa kapıma dokunuşu Hep içtenlikten yanaydım,sadeden yana... Bir Esat Kurt gelip geçti hayat yolundan Yeni insanlar geldi dünyaya Ben giyinirken ağaçların dalları soyundu bir-bir Günün son ezanı okunurdu minarelerden Şehrin ışıkları söndükçe,karanlık büyürdü Sevdiğim kızlar görünürdü siyah bulutlar içinden Uzatsam ellerimi,ellerim kırılırdı... Ocak 1987-İstanbul Esat Kurt |