17
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1660
Okunma

Birgün anlarsın geçen o güzellikleri
Dalgın bakan gözlerin nasılda sevgi anlatığını
Beklerken çırpınan bu yalnız yüreğin seni ne kadar sevdiğini
Sabahlar olmayı bilmez
Geceler bir asır misali
Uzadıkça uzar ızdırap olu
Liğme liğme çekerler etlerini
Kanar hasretten yüreğin
Kimseler görmez kalabalık içinde yalnız kalırsın
Bir gün sende tadarsın
Hüzün şehrinde olmanın hep hüzün yaşamanın kederini
Mutluluk bulmuşken senin bakışlarında
Karanlıklarda feryat etmenin kabusunu
Yaşarken ölmenin ne demek olduğunu
Sohbet ederken her kelimede kuş gibi heyecanlanmayı
Her seviyorum deyişinde eriyen yüreği
Bir gün anlarsın sensizlikde dolaşan bu bedenin çektiklerini
Haylaz bakışların seni anlamadan saçma sapan konuşmalarını
Nereye gitsen sıkılır yürek konuşmaktan korkar
Dört duvar arasında yalnız kalmak için uğraşırsın
Zil çalacak biri gelecek sıkıntısı
Kimseler gelmesin istersin
Yalnılık kabusunda
Hep onu düşünüp gözyaşlarında erirsin
Anlarsın bir gün
Vurdumduymaz insaların vicdansız gülüşleri yakarken içini
Gurur bırakmaz sevgi
Her yerde sokak sokak ararsın sevgiliyi
Belki bir yerde bulur görür telaşı
Görürsün uzaktan iyi yaşıyor dersin
Bir yudum mutluluk olur o anlık
Bir gün anlarsın
Bırakıp gittiğin yüreğin seni nasıl sevdiğini
Bir kelimene belki yakardı dünyayı
Gel desen koşardı
Hiç düşünmeden
Hayal alemi bu düşünceler gerçek değildi
Gecenin verdiği mahmur sarhoş düşünceler
Yetim sevda
Yıkılmış seven harebelerde bir eski eşya
Bir köşede çürümeyi bekler
Hayatın fırtınası yağmuru karı altında eriyen
Her parçası toprak olana dek acı çeker
Bir umut sevgisi geri döner
Belki onarırı kırılan parçaları
Kırılan kalp birleşirse eyer
MAVİ GÖZYAŞLARI
14 ARALIK 2010