SON DURAĞIM UFUK
Ömrümün arefesindeyim henüz
Mutluluk dolu bir bayrama gözlerimi açmak için tüm çabalarım Kalorifer rehavetinden kurtulma çabasındayım Burnumda koyu bir kahve kokusu... Tüm olumsuzluklarımı servis dışı bırakıyorum bugün Kulaklarımı tıkıyorum tüm seslere... Umutlarımı heybeme atıp bütün güzel duygularımı Bir yolculuğa çıkıyorum Dilimde en paslı küfürler... İçi boşlara lanetler yağdırıyorum Özlem bayraklarım dalgalanmakta yüreğimde Göndere en son ne zaman çektiğimi hatırlamıyorum Katletmeye çalıştığım soru işaretlerimle kendimden başka herşeyi yoksayarak en azından umarak bunu ilerlemekteyim... yolum epeyce uzun Dilim kuruyana, ayaklarım tökezleyene dek devam edecek direnmeksizin yürüyüşlerim Dinlenmek ezikliğin diğer adı Hatıralardan kurtulamamakla eşdeğer ama ben... En mavilerimleyim bugün Yürdükçe atıyorum içmdeki kini Yürüdükçe ırıyorum özlemimden Ama yollar bitmiyor Son durağım ufuk... Gözlerimi kapatıp bir müddet; öylece devam ediyorum yoluma Ayaklarımda paslı çiviler; kime ne Yüreğimdekilerden daha fazla yakamaz ya canımı Kanlar çekiliyor bir anda bedenimden Gözlerim kapalı kalmaya daha fazla direnemiyor mavilerim solgun Soru işaretlerim can buluyor çekilen alyuvarlarıma inat Hafif bir yağmur çiseliyor; karamsarlıklarımı arındırmak için sanki Avucumda hapsettiğim bir damlayı yol arkadaşı seçiyorum kendime En kuytularımda sakladığım gri özlemimi anlatıyorum ona Aşkların en grisini İçimde daha fazla tutamayacaklarımı kusuyorum Anlattıkça bir arınmışlık hissi kaplıyor bedenimi Avucumdaki damlanın titrekliğini hissetmek keyif veriyor Son durağımız ufuk avcum kuruyana dek birlikteyiz... |
bunu bizzat bana da söleyebilirdin..