ÖLÜMSETMEK
Hiç unutmam;
Mevsimlerden yazdı havanın sıcağına uygun aksak bir ritimle eşlik ediyordu yağmur hava ne kadar sıcak gözyaşı kadar Kolkola yürüyor yağmurun sokaklarda silip süpürdüğü izleri takip ediyorduk aynı çatıya sığınarak ve ben ilk defa bu kadar çok sevmiştim bir şemsiyenin boyunduruğu altına girmeyi Gözlerinin rengine öyle derin anlamlar yüklerdim ki çoğu kez nefessiz kalıp suda yansıyan yüzüne çıkmaya çalışırdım dört tarafı altı üstü seninle kaplanmış bir fiziki dünya haritasında Dedim ya mevsimlerden yazdı hiç de beklemediğim bir anda ömrümü uğruna katı ettiğim şiirin kapılarına asma kilit vurduran, ne kadar sarıp sarmalasam da bir türlü içime sığdıramadığım ve bulduğu ufak bir yırtık arasından sevimli bir kemirgen edayısla içimin en beklenmedik yerinden kemirmeye başlayan duyguları, sana bir türlü layıklaştıramadığım Sanat Güneşi’nin "beklenen şarkı"sı gibi "beklenen şiiri" bir türlü cisimleştiremediğim gençliğimin tanrı huzurunda resmi kayıtlara geçen yazın ortasındaki ilk sonbaharımdı Dedim ya güzelim hiç unutmam diye ben aslında seni değil yerini dolduramadığım boşluğu unutmuyorum yürürken bile hep bir tarafım ağır basıyor bunun içindir ki tabanvayı pek tercih etmiyorum Ne başkalarının görmek istediği nefret ne de hala iyimser kafalarda kurulan sevgi emareleri bunların hiçbirisine yer yok sol yanımda ki tamamı bir türlü unutmayı redettiğim boşluğun kalıntılarıyla kaplıdır bir ölü bile geride duygu parçacıkları bırakırken yaşarken ölmek bu olsa gerek Hem yaşanılan her şey de yalan değilmiş en azından yalanlarımız gerçekmiş! |