Okul Yılları (Bir Garip Öğrencinin Yaşamı)Şiirin hikayesini görmek için tıklayın Şiir İki kardeşin öğrencilik hayatından bi kesit ( ev ortamı , evlerinin hikayesi
Yaz sezonunun sonu , okulların açılışı
Nefsimi zorluyor günlerin zamansız akışı Mahcup hale düşürüyor insanların dıştan bakışı Zonklatıyor beynimi bu cevapsız soruların tırmanışı Bir yanda ev derdi öbür yanda okul Alnımıza yazılmış bağrı yanık yoksul Pantolon Rus üzerinde ise yırtık çul Rüzgar önüne katmış.. Emri ise .. Savrul Derken bir gecekondu bulduk En güzel ev diye buraya kurulduk Geceleri bir döşeğe İsa ile yumulduk Çatırtı sesini ninni sanarak Günler su gibi akıyor biz ise perişan Ölümle burun burunayız her an Emir Allah’tan ama tedbir almadık baştan Şükrettik halimize bizden kötülere baktığımız zaman Soğuğa direncimiz kalmıyor yeniliyoruz Sıcağı hayal ederek geceyi gündüze katıyoruz Yürekte ki ağıdı kalemle satıra döküyoruz Kuru bir ekmeği üç vakit yediğimiz zaman Tavan taban arası üç metre ısıtmak mümkün değil Duvarlarda baştan başa yarıklar, soğuğa delil Yaşamı bıraktık bir tarafa , çekiyoruz zelil Sıcak yemeğe hasret kaldığımız zaman Boynumuz bükük, diller ağıt okuyor Ağzımızdan acılar matemler kokuyor Evin her köşesi ölüme imza atıyor Sabahı kuşlardan önce ettiğimiz zaman Bir demlik çayı iki gün içeriz Keser yarmaz peynire her gün talimiz Dertlerin bir gün bitmesini dileriz Gözyaşlarımızla vücudumuzu ıslattığımız zaman Cepte para yok ev ise bomboş Sigara içe içe oluyoruz sarhoş Dışa yine görünürüz safa, hoş Cam yerine karton taktığımız zaman Bahar geldi yine donumuz açılmadı Zaten gülmek denilen şey bizde kalmadı Bedenimiz soğuktan sakatlandı Baharı yağmur damlalarıyla ettiğimiz zaman Baharla birlikte gevşemeye başladık İnsanlar tarafından hep aşağılandık Bir sene içinde epeyce yaşlandık Evde kuru bir yer kalmadığı zaman Damlalar böler rüyamızı mahvı perişanız Evin bir tarafı çökmüş hala biz yataktayız Yaşam sürüyor ama biz bataktayız Kabuslu rüyaları hayra yorduğumuz zaman İşte hayat anlatmakla bitmez Kimse halimizden hiç bir şey bilmez Gözyaşımız hiç mi hiç dinmez Bir gün felek bize de güler dediğimiz zaman Musa yazmakla dökemez içini Konuşamaz haldeyim kesmişler dilimi Her zaman çalarlar dert zili mi Sabret bu da geçer dediğimiz zaman Ulan kalem yeter yazdın Fermanın la mezarımı kazdın Bir zamanlar benim için sazdın Yazmaya hasret kaldığım zaman Musa Kerim Karakaş |