göç kızı
bir yeşil dal kırıldı
tomurcuğa durmuş filizinden.. gözlerini demledi sıcak suda yüreğinin ateşinde kuruttu gözyaşlarını... gül diyordu özlemle yanmışken şehrin tüm ışıkları ve umarsızlık kapamışken kapıları gül... bedri rahminin kara saplı bıçağıydı bu faruk nafizin kıskançlığı cahit sıtkının haydi abbası.. göç kızı sevdayı dağlara vurmuştu özgürlük bir deli rüzgardı saçlarında yüreğindeydi bohçası diyar diyar iklim iklim izini sürdü bir delikara ışığın... göç kızı göçtü gücendi tükendi yollarda yıllarda bir ağaç bir ulu çınar altında döktü bohçasını dallara bağladı al yeşil çaputlar gibi umutlarını... 08/11/2010 ödemiş |
Kutluyorum,saygılar...