ELLERİN BABAM KOKUYORDU ÇÜNKÜ;
Yüreğimde asırlardan kalma suskunluğum ağıtlarında
Rehin bir ayak izinde savruldu kabuk bağlamış uçurumlarım Eğildim b/aktım çakıl taşlarında yalın ayak acılarımla Kanıyor kangren bir girdapta sessizce beklemek Manolya vakitlerim geçip giderken Gurbet yollarında hep çıplaktır yorgun türküler Soluksuzluğa kapalı cam fanuslarda kelebeklerimle Tekrar filizlenip ıslak göz bebeklerinde Güz güneşimde paramparça toplarken esrik düşlerimi Mayınları tuttum imkânsızlıklarından Avuçlarımın içinde üşüse de şiirlerim zemherilerde Doğdum defalarca Yaslarken kuytu köşelerinde ıssız öznelerine başımı Müptela harlarım sağanakların sessiz telaşında Kirli sakalının defalarca gamzelerime dokunuşunda bile Hep çocuktu meleklerim Rengârenk gökkuşaklarım Ağustoslarının sıcağında bir nakarat olmuşken tenime K/adınmışım be Pencerelerinden b/akarken nefes nefese Sabaha uyanan sözcüklerinin ebruli kokusunda Yüreğine tutunduğum Sevişirken keşfedilmemiş coğrafyamda K/adınmışım Ellerin babam kokuyordu çünkü; Babam gibi tatlıydı ekmeğin Bölüşürken uçuşan rüzgârları Dudaklarımızın turuncuya kaçan aşık çırpınışlarında Sığındık bize Siyah kıyılarımın asi beyazında Sığındık melankolik dalgalarla mavi denizlere Dünden bugünden Bir kaçak tütünün ciğerlerimize dolan derin iç çekişlerinden Sığındık bize Kahrım mı? Bilirdin sen sadece ekime birikmiş yetim poyrazlarımda Korkum mu? Sadece yaralar içinde sığındığım secdelerde Yaradanım a Bilmezler ki Çığlıklarım çoktan yağmurlara küstü Bilmezler ki Bütün lekelerini sildim hayatımın koynunda kokunda Yıldızlarla kuşatıldığım günahsızlıklarımda Çünkü; Severmiş be Ben gibi severmiş Sınırsız gökyüzünü sahiplenen dörtnala koşmaya hazır Ben gibi masalı sustuğunda bile Gölgemin en aydınlık olduğu sonsuzluğum Yar gibi severmiş. Yosun dağ deniz mesafelerin rengini bize boyayıp Adam gibi severmiş Usul usul yakalar kelebeğinin ömrünü Sabır iklimimde deli kaçağım Sen uçsuz bucaksız sevdiğim adamım Ey ! Umursamaz müebbedimin içinde sarı başaklarımla yeniden doğduğum Korkma! Kimliksiz değil ki kanadı kırık dualarım Çalınmış olsa da ayetlerim yaksa da deli divane geçmişim Korkma! Küfürlerini öpebilir miydin sen aşkın Öptüm… Ben öptüm defalarca Sabırsız bir firarinin kayıp namlusunda Uzansam da her gün bir cehennem elbisesinde musallaya Sevdam ellerin koynunda demedim Ben öptüm... YASEMİN CANAN… |