...SEVDAYI YAK!
Sevdayı yak da gönlüm de, gül ağacım bir gülsün
Kahırlar yeryüzünden, bir bir koparaktan düşsün Vücudumu yakan hicranlarım, tel tel dökülsün Sen benim içimde sel ol ki, gönlüm süpürülsün Kırmızı fistanlım, savrul da göz pınarıma gir Sensiz “Dünya” nimeti, bu bedende tek bir incir Bana bir gönülsüz bakışında, yüreğim incir Sen benim de içimde gül ol ki, gönlüm yücelsin Salınıp da çeşme başımdan, sen ne su istersin Azcık başımı da çevirsem, sen küsüp gidersin Cilve ve nazla bu garibi, hep neden üzersin? Sen benim içimde yol ol ki, gönlüne gelinsin Kız derya versem olmaz, az cıncığa da kanılmaz Gönül vefa ve cefa bilmez, zevkten geri durmaz Bir saniyelik oynaşma, seni hiçte doyurmaz Sen benim içimde kul ol ki gönlümü yüceltsin Sultan sarayını anlık, sığınmana değişmem İçten varlığını duymazsam, canıma yetişmem Göz akışının çarpmasından, aşka erişemem Sen benim içimde suyum ol ki, gönlüm yeşersin Zevki sefayı artık bırak, yolumuz çok ırak Doğrudan ve yaratandan, uzak olmayı bırak Yuvanın gül bahçesinde, yaşantın olsun berrak Sen benim de içimde nar ol ki, gönlüm de pişsin (04.10.2010)AZAP… |