candan bade gönlüme düştü
camdan kadeh, candan bade
her gün dönümü gönlüme düşmede kır çiçeklerinden almış rengini yüzünde gülücükler güllere benzer kaygıları var, sevinçleri yoluna haremi kederleri dilinde dönen türkü karaya değil hep mi hep toz pembeye dair oysa estiğinde ince bir rüzgâr güne akan telleri incinir ne zaman aklıma düşse yakın diyarların şehre küsmüş yıldızları bir bir sayarım saçlarındaki kızıla çalan yıldırımları o yıldırımlar ki merhamet saçar elleri çakırkeyif daima aslında bir parça ağlamaklı kapattığında avuçlarını küçük bir kuşa benzer yumrukları konar dallara dallara zemheride bahar o sonbaharda tebessüm sarışın bir yanı var saçlarının eski mevsimlerden gelemeyen yeşile döner her seher gözlerinde ela matemler akşam üstleri bir fincan kahvede buluşmak onla ne güzel ben söylerim o dinler o dinler ben söylerim terk etse bir gün beni hâlimi kime arz eylerim |