AŞIĞIN SONU
Zaman fırtınasına kapıldım ben usta.
Bir cümleyi andırıyor varlığım. Ya başlamalıydım, Yada başlamadan bitmeli. Belirsiz sonluklar sadece canımı acıtıyor. Her gece kalbimi aşkın alevi kopçalıyor. Bu acı çok ağır geliyor usta. Neden her gece,tek bir resme bağlı olarak hayatımı sürdürüyorum? Neden gözyaşlarım durmadan açmamış bir çiçeği suluyor? Peki neden karnıma ağır bir sancı saplanıyor? Bunun bir ilacı yok mu usta ? Her sabah uyandığımda bir şeyler fark ediyorum. Gittikçe nefes almakta zorlanıyorum. Bana doğruyu söyle. Ben ölecekmiyim usta? Ölecekmiyim? Çoğu akşamlar yine şiirler yazıyorum, Adresi belli olan. O, artık benim değil,biliyorum. Ozaman neden hala yazıyorum usta? Bir elime bile sahip çıkamıyorum. Acizliğim boynumu büküyor. Ufacık gamzelerine sığınmak istiyorum, Beni bıraksada orada yaşamak istiyorum. Her akşam yolundan geçiyorum, Ama kapısına vuramuyorum usta ! Korkuyorum. Çok korkuyorum! Belki biraz rahatlarım diye dışarı çıkıyorum. Ama herşey okadar çok üstüme geliyor ki... Boğuluyorum usta Boğuluyorum. Sanki damarlarımdan keskin bir alev geçiyor. Sadakat denilen zehri kim , neden içirtti bana ? Hangi cadı kandırdı beni usta ? Oysa her kadının altında bir güzellik yatmazmıydı? Kendime yeminler veriyorum, Bir daha o resime bakmayacağım diye. Usta ! Baksam bir dert,bakmasam ayrı bir dert. İblisin kahpe oyununa düştüm usta. En can alıcı silahını kullandı bana ! Şöyle laflıyacak bir iki kişi arıyorum ,derken Kendimi yine soğuk bir içki bardağında kaybolurken buluyorum. Bunu neden yapıyorum usta , söyle neden ? Geceleri odamda hayallerimle kavga ediyorum. Görenler deli ! diyeceklermiş ... Umursamıyorum. Ben kör oldum usta ! Görmüyorum ! Görmüyorum ! Görmüyorum... |