Güney Ekspresinde unuttuğum şair
gidipte gelmemek var
gelipte bulamamak hakkını helal et iki cihan güneşi gönderilmiş alemlere rahmet merhamet merhamet merhamet aşkın gözü faltaşı olmuş Eyüp’ten bir tespih bir de lal taşı mihmandarsın ne yatarsın gönül ruhumda tatlı yüzün telaşı josef okulda mısın yani yanıbaşımda sen josef teneffüslerde koşardım acıktım baktımki boynum çürümüş uzanmışım sararan yapraklara bahar derdime derman diye Seyitgazi’de abdallar ağlaşır halimiz yaman diye sen gittin ellerimiz kir söyledik seherlerde Tanrı’mız Bir yola çıktık bir bir Elif olduk yola düzüldük kağnı olduk elife üzüldük be’nin altında noktaydın süzüldük turna hacıyatmaz derler hacı yatmasın hacı garipleri sevindir Edirnekapı’da çok garip var Karacaahmette Koca Sultan yatar kervan geçer katar katar aklımdan çocukluğum geçer naçar derim pençe vurup ruhum açar kaçar etrafımdan çakallar ceylanlarda kucak açar bak aslanla ceylan dost yanımızda bütün dünya senin olsun atlas libaslar giyip boynunu bükme garipler çullar içinde sultandırlar ne yatarsın vakit erişti dağlar dumandır yolcum selam götürün o dağlardaki çiçeklere Zeynep Bacı’ma selam götürün hey efeler zeybekler Seyitgazi’de çığrışır mı hala abdallar Kapalıçarşı’yı senden öğrendim Orhan Veli Galata’da Hazarfenler gezer ekmeğim olursa yavanda olsa yerim ama sen yeme kardeşim katıksız ölüm kurtuluş İstiklal Madalyası duruyor cepkeninde dedemin gözleri mahzun bakıyor hurma dibinde üç şehit yatıyor ruhum akıyor efkar ayyuka çıkıyor nasıl anlatsam seni güneş ışıktır gönlümde sarı terminalde bıraktım geldim yari ağlama yarim ağlama elimde bir eski kırık bağlama çalarım efkarımca Fahri’nin yanında o okur ben söylerdim o söyler ben çalardım yıkardım ortalığı yıkardı acı düdüğüyle kara tren Kurtalan Güney Ekspresinde Mehmet geri dönme artık merhamet Ulu Tanrı’m Yüce Merhamet Faruk tabak |
şiirin tadındaydı yine.
mutlulukla geçsin ramazan bayramın faruk dostum.
saygılar.