Sarı
Sarı bir sonbahar sabahı,
Sarı benizli bir çocuk geçti Sararan yollardan. Sarı bir yaprak gibi Sararıp düşecek beşerdi, Sarı sonbahardan. Sarı defterimde bir not, Sararmadan yar, çabuk gel; Sapsarı oldum, düştü elim kolum... Sarı altın rengi zaman, Sararan mevsimi takip etmekte, Sarı sevgiyle çıktım, Sarı altın gibi ümitler(l)e. Sarı bir taksi geçti, Sarı bir ışıktı durmadı, Sarardım sarsıldım, varamam diye, Sarı bir korku içimden aktı. Sarı kaldırım taşlarıyla ah ederken Sarı menekşeli sokağın köşesinden Sarı taksi geldi Sararan ümitlerim birden yeşerdi. Sarı laleler almak için durdum. Sarı çiçekleri alırken, Sarı sepetinden; Sarı sarı gülücükler bıraktım, Sarı çiçekçi kadının, Sararan, emek veren ellerine. Sarı yer yakınları, Sarı toprağın olduğu, Sarı dervişin gezindiği yerdeyim. Sarı çiçeklerin bezendiği yolda indim, Sarı taksiden. Sarıydı her yer: sağım solum. Sarardı yüzüm, gönlüm Sarı bir yar içindi Sararan içim dışım. Sarı evin, Sarı panjurlarından sarkmış Sarı çiçekler selam verdi önce Sarı kapından girince Sarı bir güneşti, gördüm. Sarı Saçları akmış pencereden Sarı bir huri sanki. Sarı saçlarımı deli gönlüne bağla Sararmadan benzim haydi gel diyor, Sarışın ela gözlü yarim, Sararsın birlikte ömür yaprağım. (Eylül 2010 İstanbul) |
yüreginize saglik
sonsuz saygimla