Adak
Saçlarım ipek değildi belki
Parmaklarının arasından kayamayabilirdi Oyalı al yazma da yakışmazdı belki Siyah ya da sarı değil, rengi soluktu Oysa sana adamıştım Hazırdı süpürmeye yolunu. Ellerim ah o ellerim Ve o ellerimin parmakları İncecik ve narin ve bembeyaz değildi belki Dokunduğunda Irgatlık nasırını, tandırın sıcağını Bulacaktı ellerin Tırnağımda toprağın izlerini Oysa sana adamıştım ellerimi Sonsuzluğa yoğuracaktı sevgimizi. Boyum, posum, endamım yoktu belki Baktın mı yüreğinde kopmazdı fırtına Kolların ince belime dolanırdı da Boyum boyuna yetmeyebilirdi Oysa sana adamıştım bu bedeni Yanında ve arkanda Sapasağlam kale gibi Kadın gibi durmaya. Ve yüreğimi sana adamıştım Ölüm gelip bulana değin Yalnız ve yalnız seni sevmeye Her şeyine razı Yoluna yoldaş olmaya Uğrunda ölmeye Sana adamıştım. |